Cep Telefonları Konuşma Gecikmesi Sorununa Yol Açabilir

Cep Telefonları Konuşma Gecikmesi Sorununa Yol Açabilir

Son Güncelleme: 09 Ağustos, 2018

Konuşma gecikmesi sorununu bilinçli olarak tartışmak için bazı şeylerin anlaşılması gereklidir. Her çocuğun öğrenme hızı ve şekli, kendine özgüdür. Fakat belli aşamalarda sonuçların gözükmesi gerekir.

Günümüzde teknolojik cihazların kullanımından kaynaklananlar gibi birçok yeni tıbbi durum ortaya çıkmıştır. Bebeğiniz sık sık cep telefonuyla temasta bulunuyorsa, konuşmaya başlaması gecikebilir.

Son çalışmalar, konuşma gecikmesi ile cep telefonları gibi cihazların kullanımı arasında bir ilişki olduğunu belirlemiştir. Mesele bu durumu tetikleyen özel bir şey olması değildir ancak cep telefonlarının konuşma gecikmesinde çok fazla sorumluluğu olabileceği düşünülmektedir.

Çocuklarımızı özellikle de gelişimleri bakımından başka çocuklarla karşılaştırırız. Benim çocuğum çoktan emeklemeye başladı ya da yürümeye daha önce başladı gibi şeyler söyleriz. Bununla birlikte, bu özellikler ortak bir yaşam aşamasında kazanılır.

Altı ay ile iki yaş arasında, yeni yürümeye başlayan çocuklar birkaç kelime söyleyebilmektedir. “Anne” diyebilir ya da su isteyebilirler. Ancak henüz bu sözcükleri söylememişlerse yine de gelişimlerinde gecikme olduğunu kesin olarak söyleyemeyiz.

cep telefonu kullanımı

Uzmanlara göre, bir çocuk sadece aşağıdaki durumlar söz konusu ise konuşma gecikmesi yaşamaktadır:

  • 12 ila 15 ay arasında çocuk açıkça bir söz söylememiştir. Bu durumda “Anne” gibi basit kelimeleri kastediyoruz.
  • 18 aylık olduğunda kelimelerimizi hâlâ anlamıyordur, örneğin “hayır”, “Dur” veya “otur” gibi talimatlar, kendisi bu kelimeleri söylemese bile çocuk tarafından genellikle anlaşılır.
  • Üç yaşında çocuk kısa cümleler kuramaz.
  • 4 ya da 5 yaşında, kısa öyküler anlatamazlar ya da bunu denemeye çalışmazlar.

Cep Telefonu Kullanımı Konuşma Gecikmesini Nasıl Etkiliyor?

Amerikan Pediyatri Akademisi tarafından yürütülen bir araştırmanın sonuçlarına göre, cep telefonu veya elektronik tablet gibi cihazları kullanan çocuklar risk altındadır. Bu cihazların çocukların dikkatini dağıtabileceğini biliyoruz. Onlar için iyi olmadığını bilsek de yine de bu cihazları kullanmalarına izin veriyoruz.

Bu cihazlar tarafından yayılan mavi ışıkların yanı sıra yüksek sesler de tehlikelidir. Bununla birlikte, yukarıdaki çalışma temel olarak konuşma gelişimini etkileyebilecek nedenlerle ilgilidir.

Buna göre, araştırmacılar günde yarım saat cep telefonuyla temasın dil gelişiminde problemlere yol açabileceğini söylemektedir. Cihazla kurulan temasın, bir şekilde iletişim ihtiyacını ortadan kaldırdığı anlaşılıyor.

Dikkati dağılan çocuk, artık çevresindeki insanlarla konuşmaz. Üstelik, kimseye bir şey söylemelerine gerek yoktur.

Uzmanlar, çocuk bir buçuk yaşına gelene kadar cep telefonlarıyla temas kurmalarını önermiyor. Bu tavsiye, 6 ila 24 aylık 800 çocuk üzerinde yapılan bir araştırmaya dayanmaktadır.

Çalışma 2011’den 2015’e kadar devam etti ve her çocuğun durumu takip edildi. Altı aydan başlayarak çocuklarda dil gelişimi gözlendi. Çalışma, çocuklar iki yaşındayken sona ermiştir.

Uzman Önerileri

dil gelişimi

Bu tür cihazların kullanılmasıyla ilgili riskleri tartıştığımızda bazı faktörler devreye girer. Daha önce de belirttiğimiz gibi çocuk sırf cep telefonunu tuttuğu için konuşma gecikmesi yaşamayacaktır. Mesele, cihazı kullanma süreleri ve cihazla neler yaptıklarıyla ilgilidir.

Bu nedenle, çalışmanın arkasındaki araştırmacı Dr. Catherine Birken şunları söylemektedir:

  • Tablet ve cep telefonu kullanmalarına izin vermek için önerilen yaş 18 aydır.
  • Teknolojik cihazların kullanımı günde iki saatten az bir süre ile sınırlandırılmalı ve bu süre bölünmelidir.
  • Telefona çocuğun yaşına uygun, tercihen eğitim amaçlı ve pratik oyun ve içerikler koyun.
  • Bir aktiviteye kendilerini kaptırmış olduklarında bile çocuklarınıza göz kulak olun.
  • Psikolojik veya psikomotor gelişimde gecikme göstermediklerinden emin olun.
  • Çocuğunuzla konuşmayı asla bırakmayın. Küçüklerin düzgün bir konuşma becerisi geliştirebilmeleri için her zaman bizi dinlemeleri gerekir.

Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.



Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.