Ay ve Güneş Tutulmaları Hamileliği Etkiler mi?

Ay ve güneş tutulmaları, insanoğlunun hayal gücünü ve merakını yüzyıllardır cezbeden fenomenlerdir. Tarihteki birçok medeniyetin mitolojik inançları bir dizi tutulma etrafında oluşur.

Ve tabii ki günümüzde birçok hamile kadın bu inançlara önem vermektedir. Bu konu hakkında daha fazla bilgiyi aşağıda bulabileceksiniz.

Doğa, gizem ve güzellikle örtülüdür. Yıldızlar, ayın evreleri, tutulmalar ve birçok fenomen, insan hayatının safhalarıyla ilintilidir. Ve aynı zamanda birçok yönden insan hayatıyla bir şekilde çakışırlar.

Her ne kadar bilim bu inanışları çok benimsemese de, birçok araştırmada hikayelerinden etkilenmiştir.

Yaygın bir inanışa göre ayın, hasat zamanları, bitkilerin büyümesi, gelgitler (ve dolayısıyla balıkların hareketleri), hayvanların davranışları ve hatta doğurganlık gibi birçok konuda çok büyük bir etkisi olduğu düşünülüyor.

Ay, aynı zamanda denge, sağlık ve şans gibi unsurlarla da ilişkilendiriliyor. Örneğin, çok eski zamanlardan bu yana, ayın evreleriyle kadınların regl döngüsü arasında bir bağ kuruluyor.

Aynı şekilde, doğurganlık ve kadın vücudu etrafında dönen her şey doğanın fenomenleriyle açıklanıyor.

Mesela tutulmalar konusunda, hamile kadınların doğrudan ay ya da güneş tutulmasına bakmaması gerektiği yönünde bir inanış var.

Hamile kadınların, doğumlarında problem yaşamamaları ve bebeklerinin tenlerinde lekelerle doğmamaları için tutulmalara bakmamaları gerektiğine inanılır.

Bu inanışların başlangıç tarihini ve yerini bilemesek de, dünya üzerindeki birçok kültürde var olduklarını görürüz. Günümüzde, birçok kadın, bu inanışı paylaşmasa bile “ne olur ne olmaz” duygusuyla ay ve güneş tutulmalarına bakmaz.

Tutulmaların Etkileri

Hamile bir kadının ay ya da güneş tutulmasından sonra deneyimleyebileceği etkiler şunlardır:

1. Fetüste şekil bozuklukları. Genellikle damak yarığıyla alakalı görülebilir.
2. Doğum izleri. Deride solukluk, benler ya da yara izleri.
3. Bir organ ya da uzuv eksikliği. Örneğin, bir parmak.

Etkilerine inanılan tutulmaların, stres,  endişe ve hatta psikosomatik sonuçlar doğuracak olan ciddi psikolojik problemlere neden olabileceğine inanılır.

Şunu unutmamalıyız ki, hamile kadınlar genellikle daha ihtiyatlı ve kuşkucu olurlar. Psikolojik tehditler konusunda daha savunmasız olabilirler.

Ay tutulmasının güneş tutulmasından çok daha zararlı olduğuna inanılır. Bu inanışta, kadın anatomisinin ay tarafından yönetildiği bakış açısı hakimdir.

Tutulmalar ve insan zihni

Tutulmaların, hamile kadınların bebeklerinde tehlikeler yaratabileceği yönünde bir korku vardır.

Bu inanışlar, fiziksel sonuçlar da içeren stresli olaylar yaşamakla ilintilidir. Ne var ki bu fiziksel sonuçlar deformasyon, deri problemi ya da uzuv kaybı içermez.

Endişelenmeye gerek yoktur. Bu doğal fenomenlerin etkilerine inanmadığımız müddetçe sonuçlarından korkmamıza da neden yoktur.

Eğer bir insanın ayın evrelerinden duygusal olarak etkilenebileceğini düşünürsek, bu inancı paylaşan bir hamile kadının hormonal değişiklikleri psikolojik problemlere daha açık hale gelebilir.

Uzmanlar, insan vücudunun ritminin, tutulmalardan ya da iklim değişikliklerinden dolayı bozulabildiğini belirlediler.

Ay tutulması sırasında insanlarda oluşabilen birçok bozukluk vardır:

1. Epilepsi
2. Şizofreni
3. Genel psikiyatrik problemler

Diğer yandan bilim, tutulmalarla hamilelik, doğum şartları ve suç olayları arasında herhangi bir ilişki saptayamamaktadır.

Tutulmaların mitolojik temelleri

Aztek mitolojisine göre ay, insan doğurganlığı üzerinde etkiye sahiptir. Bu nedenle de kadının hamile kaldığı andan embriyonun gelişimine kadar birçok şeyi etkileyebilir.

Bu inanışlara göre, hamilelik boyunca ayın gözükmemesinin fetüs üzerinde doğrudan etkisi olur.

Yine Aztekler’in inanışında, ay tutulmasının yeni doğmuş bebek vücutlarında deformasyona sebep olabileceği vardır.

Körlük, sağırlık ya da dilsizlik gibi bütün doğum bozuklukları astrolojik fenomenlere atfedilir. Diğer yandan, bazı insanlar da bütün bu inanışları görmezden gelmeye inanırlar.

Tutulmaların etkilerine inanan hamile kadınların, tutulma sırasında bebeklerini olabilecek zararlardan korumak adına alabilecekleri önlemler şunlardır:

• Kırmızı mendil takmaları
• Bellerinin etrafına kırmızı bir kurdele dolamaları
• Kıyafetlerine metal bir obje takmaları. Özellikle makas tavsiye ediliyor.
• Evleri dışında bir yerde tuvalet ya da banyo kullanımından kaçınmaları
• Gürültü yapmaları. Aileler kötü olanı defetmek için gürültü yapabilirler. Havai fişek fırlatıp haykırabilir ya da tencere-tava çalabilirler.

Öyle ya da böyle, hamile kadınlara bu konuda verilen tavsiyelerin asırlarla ölçülebilecek geçmişleri vardır. Her ne kadar bu inanışların bilimsel bir temeli olmasa da bazı insanlara iç huzuru sağlamaktadırlar.

Birçok anne, bu konuları dikkate almanın onlara fayda sağlayacağını düşündükleri için bütün bu önerileri ciddiye almayı tercih ederler.