Çocuklarda Zorlayıcı Tüketiciliği Önlemek

Çocuklarda zorlayıcı ya da kompulsif tüketimin önüne geçmek oldukça zor bir görevdir. Günümüzde reklamcılık sektörü ve ürünleri herkes için çok daha ulaşılabilir bir özelliğe bürünmüştür. Bu bağlamda, çocuklara ulaşmak da daha kolay bir hal almıştır. Peki bu durumu engellemek için neler yapılabilir?
Çocuklarda Zorlayıcı Tüketiciliği Önlemek

Son Güncelleme: 11 Şubat, 2020

Çocuklarda zorlayıcı tüketicilik, özellikle gelişmiş ülkelerde gittikçe yaygınlaşan bir problem haline gelmiştir. Aslında zorlayıcı ya da diğer bir deyişle kompulsif olarak yapılan her aktivitenin, bunu yapan insanın sağlığı açısından zararlı olduğunun altını çizmek gerekir. Peki çocuklarda zorlayıcı tüketicilik sorununun önüne geçmek için ne yapmak gerekir? Bu soruna nokta koymak için faydalı olabilecek herhangi bir yöntem var mıdır?

Önümüzdeki yıllarda çocuklar açısından zorlayıcı tüketimin daha da yaygın bir hale geleceği büyük bir olasılıktır. Çünkü günümüzde yüksek miktarlarda tüketimi harekete geçiren çok daha fazla uyarıcı bulmak mümkündür. Örnek olarak ailenin etkisi, okuldaki arkadaşlar, televizyon reklamları ya da internet kullanımı, bu tür uyarıcılara verilebilecek örnekler arasında bulunmaktadır.

Yaşadığımız çağda ihtiyaç duymasak da satın alma dürtüsünü sürekli olarak harekete geçiren adeta bir reklam bombardımanı altında yaşıyoruz. Örnek olarak yeni yıl yaklaşırken çocuklara yönelik sektörde de ciddi anlamda bir hareketlenme meydana gelir. Çünkü televizyonda ya da internet uygulamalarında yer alan reklamların büyük bir bölümü bu yaş gruplarındaki çocuklara yönelik olarak hazırlanmaktadır.

Evet, yeni bir yıla girmek, tüm aile birlikte olmak gibi özel anları da beraberinde getirecektir. Ancak bu tür zamanların olumsuz yönleri de bulunmaktadır. Çünkü böyle özel zamanlar bizi tüketimin kölesi haline getirmektedir. Aslında hepimiz gerçek anlamda birer zorlayıcı tüketici olmuş durumdayız.

“Tüketiciliğin, toplu reklamcılık ve teklif bombardımanı kavramlarına dayalı çok derin kökleri bulunmaktadır. Bu nitelikler insanların yanlış ihtiyaçlar içinde olmasına yol açmaktadır.”

– Enrique Rojas –

Oyuncak alan bir kız

Zorlayıcı Tüketicilik: Satın Almak İçin Doğanlar

Bunu istiyorum, şunu istiyorum, onu da istiyorum, şunu da istiyorum… Büyük olasılıkla bu kelimeler, günümüzde çocuklar tarafından her gün ve en sık kullanılanlar arasında bulunmaktadır. Yaşadığımız çağın çocukları, istedikleri her şeyi her an elde etmeye alışmış durumdadırlar. Zaman geçtikçe bu çocuklar yavaş yavaş birer zorlayıcı alışveriş yapan insanlar haline dönüşmektedirler. Bunun sonucunda da, çocuklarda zorlayıcı tüketiciliğin önüne geçmek günden güne daha zor bir hale gelmektedir. Aslında bir anlamda farkında bile olmadan, tam anlamıyla gerçek tüketicilerin ortaya çıkmasına neden oluyoruz.

Buckingham, The Material Child: Growing up in Consumer Culture adlı kitabında özellikle çocuklara yönelik olarak sunulan kitaplar, oyuncaklar ya da oyunlar gibi çok fazla sayıda ve geniş kapsamlı ürünlerin 18. yüzyıla kadar dayandığını (PLUMB, 1982) ifade etmektedir. Ancak yazar bununla birlikte, eğitici el kitapları, oyuncaklar ve özellikle zengin çocuklar için sunulan özel kıyafetlerin 16. yüzyıldan itibaren üretilmeye başlandığının da (LUKE, 1989) altını çizmektedir.

Çocukların tüketici kültürü 19. yüzyılın ortalarından itibaren belirgin bir ivme kazanmıştır. Bu süreç, yeni post-Roman çocukluk fikirlerinin ortaya çıkması ile aynı döneme denk gelmektedir. Çocukların, farklı ve özel bir grup olarak saf, temiz ve dikkatli bir biçimde korunmaya muhtaç oldukları bu dönemden itibaren ciddi bir biçimde kabul edilmiştir. Bununla birlikte çocuklar aynı zamanda, potansiyel bir pazar olarak da görülmeye başlanmıştır.

İşte bu potansiyel marketi değerlendirme süreci asla sona ermemiştir. Her ne kadar yakın dönemde ortaya çıktığını düşünsek de, çocuklara yönelik reklamların günden güne daha agresif hale geldiği de bir gerçektir. Bu durumun doğal bir sonucu olarak da günümüzde çocuklar gördükleri her şeyi almak istemektedirler. Bundan daha da kötüsü medyada karşılarına çıkan her şeyi elde etmek istemeleridir.

“Tüketiciliğin doğasında olan davranış şekli tüm dünyayı yiyip bitirecektir. Tüketici, sürekli biberonu için ağlayan ölümsüz bir çocuk gibidir. Bu durum alkol ya da uyuşturucu bağımlılığı gibi patolojik anlamda gerçek bir sorundur.”

– Enrich Fromm –

Elbise alan bir kız

Çocuklarda Zorlayıcı Tüketiciliği Önlemek İçin 6 Anahtar

Şimdi sizlere çocuklar için hazırladığımız ve onlara sorumlu bir biçimde tüketmeyi öğretecek ve böylece zorlayıcı tüketicilik sendromundan uzak kalmalarını sağlayacak rehber niteliğinde bir liste sunuyoruz.

  1. Çocuklara, gerekli olan ile geçici heves olarak nitelendirebileceğimiz şeyler arasındaki farkı öğretmek çok önemlidir. Bunu yapabilmek için çocuklara şu gibi sorular sorabiliriz: “Neden bunun gerekli olduğunu düşünüyorsun?”, “Bunu ne için kullanacaksın?”, “Bunu almanın özellikle bir faydası olacak mı?”.
  2. Çocuklara yaptıkları harcamaları bir düzene koyarak ödemeleri idare etmeyi öğretmek güzel bir yöntemdir. Bu sayede para biriktirmeyi öğreneceklerdir. Çünkü ellerindeki tüm birikimi tek seferde harcayarak bitirdiklerinde daha sonraki bir zaman için paraları kalmayacaktır. Bu bağlamda, onlara bir kumbara vermek faydalı olacaktır. Bu sayede, neleri isteyeceklerini öğrenme şansı yakalayacaklar, kendilerine bir hedef koyabilecekler ve istedikleri hedefe bu şekilde ulaşabileceklerdir.
  3. Bir şeyi kendi imkanlarınızla almak kadar insanı tatmin eden bir şey yoktur. Çocuklara para kazanmak için çalışmak gerektiğini öğretebiliriz. Bunu yapmanın yöntemlerinden biri, bazı iyilikler yaptıklarında ya da ev işlerine yardım ettiklerinde onlara bu yaptıkları karşılığında belirli bir miktar para vermek olabilir.
  4. Çalışmayan ya da artık kullanılmayan eşyaların geri dönüşüme sokulmasını veya mümkünse yeniden kullanılmasını çocuklara öğretmek gerekir. Eğer mümkünse evinizdeki eşyaları el yapımı olan eşyalarla değiştirin. Bu bağlamda, çocuklara kendi yaptığınızı vermek ilginç bir seçenek olabilir.
  5. Onlara reklam mantığının aslında nasıl olduğunu öğretin. Bu sayede, üreticilerin ve çok çeşitli reklam ajanslarının belli ürünleri satabilmek için nasıl numaralar çevirdiklerini anlamalarını sağlayın. Böylelikle çocukların ilk gördükleri şeyi hemen almaya çalışmamalarını, bunun yerine daha fazla bilgi toplayarak karşılaştırmayı öğrenmelerini ve daha iyi seçimler yapmalarını sağlamış oluruz.
  6. Kısacası, çocuklara her şeyin değerini nasıl bileceklerini öğretmek gerekir.

Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.


  • Buckingham, D. (2013). La infancia materialista. Crecer en la cultura consumista. Ediciones Morata.
  • Freitas, A. A. F., & Apolônio, L. P. M. (2015). Nascidos para comprar: notas sobre o consumismo infantil. Zero-a-Seis17(32), 210-223.

Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.