Çocuklarda Duygusal Yoksunluğun 6 Belirtisi
Çocuklarda duygusal yoksunluk toplumda gittikçe belirgin bir hal aldı. Ebeveynlerin uzun çalışma saatleri sebebiyle ailecek geçirilen zamanlar her geçen gün daha da azalıyor. Peki küçük çocuklar bundan nasıl etkilenir?
Büyüme çağındaki çocuklar için anne ve baba ilgisinin eksikliği çok zararlıdır. Sağlıklı duygusal ilişkiler kurmak, ilgi ve şefkati de beraberinde getirdiği için çocuk gelişiminde en az beslenme ve eğitim kadar önemlidir.
Herkes gibi çocuğunuzun da güzel kelimeler duymaya, öpücüklere, kucaklaşmaya ve şefkate ihtiyacı vardır. Sevgiyi farklı şekillerde dile getirmek çocuğunuzun beyin gelişiminin tamamlamasını kolaylaştırır.
Çocuklarda Duygusal Yoksunluk Anlaşılmayabilir
Çocuğunuzun, bütün gün evde sizinle birlikte olduğu için herhangi bir yalnızlık yaşamadığını ve duygusal yoksunluk riskinin bulunmadığını düşünüyorsanız yanılıyor olabileceğinizi belirtmekte fayda var.
Birlikte duygusal bağlarını kuvvetlendirmek için yeteri kadar zaman ve emek harcamayan bir aile, duygusal ilişkilerinde problemler yaşamaya eğilimlidir.
Eğer kendinize, çocuğunuza nasıl daha sağlıklı duygular aşılayabileceğinizi sorarsanız verebileceğiniz en basit cevap ailecek kaliteli zaman geçirmek olur.
Bunu başarmak için ailece yaptığınız planlarda, ailedeki herkesin hatırlamaya değer keyifli anılar paylaşabileceği eğlenceli aktivitelere yer verin.
Oyun oynamak, ödev yapmak ve yemek hazırlamak birlikte keyif almanız için güzel aktivitelerdir.
Unutmayın her zaman önemli olan, birlikte ne kadar zaman geçirdiğiniz değil, ne kadar kaliteli zaman geçirdiğinizdir.
Çocuklarda Duygusal Yoksunluğun Belirtileri
Duygusal olarak yoksun olan bir çocuk bazı belirtiler ve psikolojik düzensizlikler gösterebilir. Bunlardan bazılarını aşağıdaki gibi sıralayabiliriz.
- Anksiyete. Anksiyete, hem yetişkinleri hem de çocukları etkileyen bir duygusal yoksunluk belirtisidir. Hiçbir zaman odaklanamamak, sürekli yemek yeme ihtiyacı hissetmek ve sabırsızlık çocuklarda ilgi ve şefkat eksikliğinin en büyük belirtileridir.
- Dil ve sosyal zeka gelişiminde zayıflık. Doğru dil gelişimi çocukluk döneminde iyi eğitilmekten geçer. Bir diğer önemli etken de insanlarla etkileşim kurmaktır. Eğer çocuğun ev içindeki sosyal becerileri sosyalleşme zayıflığından ve ilgi eksikliğinden dolayı sağlıklı ve güçlü değilse diğer çocuklara göre kendini ifade etmekte daha çok zorlanabilir ve dil gelişimi daha yavaş olur.
- Tepkilerini kontrol edememek ve agresif tepkiler vermek. Tepkiler, duygular tarafından kontrol edilir. Eğer bir çocuk tepkilerini kontrol etmekte zorlanıyorsa, davranışlarında ani değişiklikler görülüyorsa ya da agresif tepkiler veriyorsa ilgi eksikliği yaşayıp yaşamadığını belirlemek ve bunları kontrol altına almak sizin sorumluluğunuzdadır.
Birlikte duygusal bağlarını kuvvetlendirmek için yeteri kadar zaman ve emek harcamayan bir aile duygusal ilişkilerinde problemler yaşamaya eğilimlidir.
- Başkalarına karşı güven eksikliği. İlgi ve sevgiden yoksun bir çocuğun kendi ailesinden olsa bile başkalarına karşı güven duyması çok zordur. Kendini yanlış anlaşılmış hissedebilir ve duygusal açıdan güçlük çekmemek için kendini dış dünyaya kapatır.
- Dikkat vermede zorluk. Bir çocuk anne ve babasıyla anlayış dolu bir ortamda yeteri kadar zaman geçirirse algılanmanın önemini anlar ve erken yaşta ona yöneltilenlere dikkat etmeye başlar. Fakat çocuğunuz dikkat vermede zorluk yaşıyorsa bunu duygusal yoksunluğun bir belirtisi olarak düşünebilirsiniz.
- Duygularını doğru bir biçimde ifade etmeyi bilememek. Duyguları kontrol ve ifade etmek kolay değildir ve duygusal olarak yoksun olan çocuklar için bu daha da zordur. Duygusal yoksunluğu olan bir çocuk hislerini nasıl kontrol altına alacağını bilemez çünkü bu hiçbir yetişkin tarafından öğretilmemiştir.
Bu tip çocukların kişilik özellikleri düzeltilmedikçe bu problemler hayat boyu onu rahatsız edebilir.
Duygularını ifade etmeyi bilmeyen bir çocuk, zaman içinde birkaç sosyal beceriye sahip, bencil ve duygusal olarak bağımlı bir yetişkin olur.
Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.
- Vilaltella, J. T. (1994). Bowlby: vínculo, apego y pérdida CARENCIA AFECTIVA.
- Hernández, I. C. S., & Palacio, H. L. (2014). Acciones de orientación familiar para prevenir la carencia afectiva en los niños mediante la comunicación. Razón y palabra, 18(88). https://www.redalyc.org/pdf/1995/199532731033.pdf
- Bielsa, A. Carencia afectiva. Centre Londres, 94, 1-19. http://www.centrelondres94.com/files/carencia_afectiva_1.pdf
- Contreras, G. (2010). “La Carencia Afectiva Intrafamiliar en niños y niñas de 5 años” (Tesis.) Retrieved from http://dspace.ucuenca.edu.ec/handle/123456789/2338
- Jaar, H. E., & Córdova, V. M. (2017). “Prevención de la carencia afectiva crónica: nuevos paradigmas en el modelo de familia de acogida temporal”, Revista Chilena de Neuro-Psiquiatría, 71. 55 (1): 44-51.
- Papalia, D. (2003). Desarrollo humano. México: McGraw-Hill.