Bebeklerde Hıçkırık, Yüksek Ateş ve Kusmaya Karşı Ne Yapılabilir?

Ebeveynlerin, çocuklarının ilk birkaç aylık yaşamlarında en sıklıkla mücadele ettikleri problemler, hıçkırık, yüksek ateş ve kusmadır. Herhangi bir yabancı madde ya da duruma karşı vücudun reaksiyonu diyebileceğimiz bu tatsız durumlar devamındaki yıllarda da gelişigüzel tekrarlayabilir ve bu son derece normaldir.

Birbirleriyle alakasız bu üç durumu beraber ele almak istememizin sebebi ise, aslında üçünün de ana görevinin çocuğun sağlığıyla ilgili alarm veriyor olması. Çocukta oluşabilecek hıçkırıkla yüksek ateşi, birinin diğerinden çok daha ciddi bir durum olması nedeniyle kıyaslayamasak da, her ikisi de mutlaka kontrol altına alınması gereken durumlardır.

Bu tatsız durumların ortak noktaları ise öngörülemez olmalarıdır.

Çocuk, genellikle anlaşılamayan bir kaynaktan gelen bakteri ya da virüsten etkilendiği için ateşlenir. Kusma da aynı şekilde hali hazırda vücuda girmiş olan bir madde neticesinde olur. Hıçkırık, görünür bir sebebi olmadan diyafram üzerinde oluşan basıncın oluşturduğu istemsiz kas hareketleridir.

Yazının devamında hıçkırık, yüksek ateş veya kusma gibi durumlarda nasıl davranılması gerektiğini öğreneceğiz.

Tehlikeli bir düşman: çocukta yüksek ateş

Yüksek ateş her ne kadar tek başına bir hastalık sayılmasa da vücutta gerçekleşen daha ciddi bir problemin işaretidir. Genellikle bebeklerde ve çocuklarda bir patojenin vücuda girmesiyle kendini gösterir.

Yüksek ateş her zaman endişelenmeye değer bir belirtidir. Özellikle 37 santigradın altına uzun süre düşmediği durumlarda daha da ciddiye alınması gerekir.

Yüksek ateşe genellikle sık rastlanılan viral enfeksiyonlar sebep olur. Çoğunlukla tedavi gerektirecek kadar ciddileşmezler.

Yüksek ateş gerçekleştiğinde ne yapılmalı?

Yüksek ateşin cinsine göre çocuklar az ya da çok rahatsızlık yaşayabilirler. Yüksek ateşin şiddetini belirleyebilmek için çocuğun gösterdiği diğer rahatsızlık belirtilerini de gözlemlemeliyiz.

38 dereceye çıkmış olan ateşin 32 saati aşmayacak bir şekilde düşmesi normal kabul edilebilir. Sürenin 2 güne uzaması durumunda ise mutlaka bir doktora danışılmalıdır.

Çocuğun yüksek ateşi olduğu durumlarda şu önerileri uygulayın:

• Yelpazelemek, üzerindeki kıyafetleri hafifletmek, serinletmek gibi evde uygulanabilecek tedavilerle vücut ısısını düşürün.
• Ateşini sıklıkla ölçün.
• Medikal yönergeleri bozmadan minimum dozda parasetamol verin.
• Bazı anneler çocuklarının vücut ısısını düşürebilmek için duşa sokarlar. Bu davranış sadece ılık ya da oda sıcaklığında su kullanıldığı durumlarda tavsiye edilebilir, soğuk su asla kullanılmamalıdır.
• Ona tüketebileceği kadar bol miktarda sıvı verin.

Çocuklarda kusma

Kusma vücutta bulunan patojenik bir maddenin işaretidir. Mideyi etkileyen bir şeyle alakalı olabileceği gibi, çoğunlukla bir virüsün, vücudun tamamına yayılmış bir bakteri ya da enfeksiyonun neticesinde meydana gelirler.

Özellikle çok küçük yaşta, henüz kendini ifade edemeyen çocuklarda gerçekleşen kusma, bildiğimiz kadarıyla vücuttaki daha büyük bir problemin belirtisi olduğu için ebeveynlerde ciddi endişelere neden olur. Yine de kusmanın tüm nedenlerinin her zaman çok ciddi olduğunu da iddia edemeyiz, önemli olan çocuğun bir uzmanın acil müdahalesine mi yoksa bir yetişkinin kusmasına yardım etmesine mi ihtiyacı olduğunun doğru bir şekilde ayırt edilmesidir.

Genellikle çocuklar kusma sonrası fark edilir biçimde iyi hissederler. Burada önemli olan kusma işleminin uzun bir zaman aralığında devam edip etmediğidir. Örneğin, eğer çocuk iki günü aşan bir zaman boyunca hala aralıklarla da olsa kusmaya devam ediyorsa bir doktor müdahalesi mutlaka gereklidir.

Kusmayla nasıl başa çıkılır?

• Düzenli beslemeye devam edin.
• Çocuğun yaşına ve boyutlarına göre fazla yemediğinden emin olun.
• Ellerinizin temiz olduğundan emin olun.
• Bebekle temas eden her maddenin sterilizasyonu konusunda kararlı davranın.
• Yiyecekleri ve yiyeceklerin etrafını temiz tutun.
• Çocuğun sıvı alımını fazlalaştırın.
• Çocuğunuzu kusarken asla yalnız bırakmayın.
• Yüksek ateş, iştah kaybı, acı ya da ishal gibi diğer belirtilere karşı uyanık olun.

Hıçkırık konusunda neden endişelenmeliyiz?

Hıçkırıklar genellikle geçici olurlar ve çok büyük bir çoğunlukla ciddi bir durum ya da sağlık sorunu olarak belirmezler. Bununla birlikte hıçkırmanın sık ve uzun tekrarlandığı durumlarda nörolojik, midevi ya da metabolik rahatsızlıkların habercisi olabilirler.

Bebek hıçkırıkları yetişkinlerle aynı nedenlerden gerçekleşir ama hıçkırırken küçücük vücutlarının kasılması ebeveynlerine normal gözükmez ve onları çok rahatsız eder.

Hıçkırığa karşı ne yapılabilir?

Hıçkırığın varlığındaki esrar, onu durdurma yollarında da devam etmektedir. Hangi durumda seçilebilecek hangi yolun hıçkırığı önlemede doğru yol olduğu henüz bilinmiyor.

Bebeğinizin hıçkırık problemine duyduğunuz endişenizi çözmek adına aşağıdaki yolları denemenizi öneririz:

• Bebeğin hızlı bir şekilde yemesini ya da içmesini engelleyin.
• Yemek yedikten hemen sonra yatağa yatırmayın.
• Yemekten sonra düzenli olarak gaz çıkarmalarını sağlayın.
• Yeterli sıvı aldıklarından emin olun.