Ergen Çocuğunuzla Konuşurken Sihirli Sözcükler Kullanın
Ergenlik çağındaki çocuğunuzla iletişim kurmak ustalık ister. Onlarla konuşurken, yapmaları gerekeni söylemek yerine onlara ne yapmak istediklerini sorun. Sihirli sözcükler kullanın.
Bu, iletişim ve saygıda yeni bir dünyanın kapılarını aralayabilir. Ergenlik çağındaki çocuğunuzla iletişim kurmak zor olabilir ancak bazı sihirli sözcükler çok yardımcı olabilir. “Ne yapmak istersin?” cümlesini kullanmaya çalışın.
Ergen çocuğunuzla sihirli sözcükler kullanarak konuşun: “Ne yapmak istersin?”
Bu cümle, ilişkinizi sonsuza kadar değiştirir. Ne yapacacağını bilecek yaştaki gençler, durumlarla nasıl mücadele edeceği konusunda sizden yardım almaya ihtiyaç duyabilir.
Bununla birlikte, ergenlik çağındaki çocuklarda kontrolü ele alma ihtiyacı görülebilir ve farklı seçenekler arasında kararı kendileri vermek isteyebilirler.
“Ne yapmak istersin?” sorusu son derece sihirlidir çünkü bunu söylediğinizde çocuğa saygıyla yaklaşırsınız. Bu, ayrıca çocuğunuza sorumluluk vermek ve onun planlama becerisini geliştirmek için etkili bir yoldur.
Bunlar, hayal edebileceğinizden de güçlü ifadelerdir. Bu ifadeleri kullanmaya başladığınızda, çocuğunuz ve sizin aranızdaki ilişki iyi yönde gelişecektir.
Başta gönülsüz olabilirsiniz. Örneğin, çocuğunuzun düzensiz olduğunu ve ona sürekli sorumluluklarını hatırlatmanız gerektiğini düşünüyor olabilirsiniz.Bununla birlikte, çocukların hatalarından ders çıkarmasına izin vermek de önemlidir.
Tipik olarak, ergenlik çağındaki gençler siz onlara söylediğinizde değil; sadece canları istediğinde bir şeyler yaparlar. Bu nedenle onlarla tartışmamalısınız. Aksine, çocuklar görevlerini tamamlamaları gereken tarihleri bilmelidir. Eğer bu tarihlere uyulmazsa, bunun bazı sonuçları olacaktır.
Sihirli cümleler kullanmanın yanı sıra, başka iletişim stratejileri de belirlemeliyiz. Böylece, çocuğumuzla olan ilişkimizin açık olduğunu garantileyebilir ve mesajımızı etkili biçimde aktarabiliriz.
Çocuğunuzla açık iletişim kurun
Eğer çocuğunuzda savunma ihtiyacı yaratırsanız, sizi hayal kırıklığına uğratmak istemediğinden gerçekleri saklayacaktır ya da yalan söyleyecektir. Ayrıca, her durumda kendisine en iyi görünen şeyi yapmak isteyecektir.
İletişimdeki açıklığı sürdürebilmek için karşılıklı saygıyı korumak önemlidir. Eğer bir konuşma sırasında sakin kalmanız gerekiyorsa, aşağıdaki ipuçlarını uygulayın:
Önce empati sonra netice
Duruma çocuğunuzun perspektifinden bakmak, gelecekte daha iyi kararlar alması için ona yön göstermeye yardımcı olur.
Örneğin, çocuğunuz düşük bir not aldığında ona :”Gel, sarılalım. Sana yardımcı olmak için yapabileceğim bir şey var mı?Bu notları iyileştirmek için birlikte ne yapabiliriz?” demeyi deneyin.
Çocuğunuzla iletişim kurmak için kendinize zaman tanıyın
Sinirli ya da üzgün olduğunuzda anında karşılık vermek zorunda değilsiniz. Bunun yerine, kendinize sakinleşmek için zaman verin. Olay anında, “Senin sorumluluğunda olmasına rağmen sofrayı hazırlamadın. Sakinleştikten sonra bunu seninle konuşacağız.” diyebilirsiniz.
Bağırmayın ve iletişim için sihirli kelimeler kullanın
Çocuğa ilk olarak anlayışlı bir şekilde yaklaşın ve sonrasında asıl mevzuya girin. Bazı durumlarda içinizden gelen tepki sinirli olabilir.
Bununla birlikte, öfke sadece sizin duygularınızı ortaya çıkarır ve içinizi dökmenizi sağlar. Çoğu zaman, üretken bir iletişim kurmanızı sağlamaz. Bunun yerine, bir adım geri çekilin ve olaylara çocuğunuzun gözünden bakmaya çalışın. Sihirli kelimeleri kullanın.
Azarlamayın
Çocuğunuzun hata yapmasını istemediğinizde onu azarlarsınız. Bununla birlikte, çocukluk ve ergenlik çağları yeni şeyler deneyerek ve hata yaparak öğrenmekten ibarettir. Örneğin, odayı dağınık bırakmak, sınava çalışmamak ya da evdeki sorumlulukları yerine getirmemek hayati hatalar değildir.
Bununla birlikte, sinirlenmek ikinizi de strese sokar ve çocuğunuza daha fazla sorumluluk alması gerektiğini öğretmez. Çoğu zaman sadece hatırlatmak yeterlidir. Eğer çocuklarınıza sürekli bağırırsanız, her zaman bunu yapmanızı beklerler. Bir kez hatırlatın ve sonrasında hâlâ sizi dinlemiyorsa, sonuçları ortaya koyun.
Problem çözücü olmayın
Ebeveyn olarak sizin işiniz, çocuklara iyi kararlar vermeyi ve bağımsız düşünmeyi öğretmektir. Bütün doğru cevapları çocuğa vermeniz gerekmez.
Bunun yerine, sadece iletişimi başlatmaya çalışın. Örneğin, “Bununla ilgili düşünmeme izin ver. Sonra da birlikte ne yapabileceğimize bir bakalım” diyebilirsiniz. En önemlisi, çocuğunuza anlaşıldığını hissettirmektir.
Ayrıca, ergenlik çağındaki çocuğunuzla anlaşmazlığa düşmek yerine, harekete geçmeden önce düşünün. Genellikle cevap basittir: Size nasıl davranılmasını istediğinizi düşünün ve çocuğunuza da aynı şekilde davranın. Ayrıca, “Ne yapmak istersin?” ya da “Bunu nasıl yapmak istersin?” gibi sihirli cümleler kullanmayı unutmayın.