Bu Tavsiyelere Uyarak Evde Bağırmayı Bırakın

Evde bağırmak, çocuklarıyla ilgili durumlarda sabırları taştığında birçok ebeveyn arasında yaygın bir davranıştır.

Bununla birlikte, kontrolü kaybetme noktasına ulaştığımızda bile, barışçıl ve saygılı bir ortam sağlamak için durumu tersine çevirmek hala mümkündür.

Bir çocuk ebeveynlerinin öfkeli bağırışlarına alıştığında, yavaşça tepki göstermeyi durdurur ve kendini korumak için “savunma mekanizmaları” geliştirir.

Bağırmayı bırakmak ve durumları düzgün bir şekilde yönetmeyi öğrenmek istiyorsanız bu ipuçlarını izleyin.

Öz kontrol gücünüzü geliştirerek evde bağırmayı bırakın

Çocuklarınızla ılımlı ve saygılı bir tonla iletişim kurmak için kendinize söz verin. Çocuklarınızın size doğru konuşmasını sağlamanın en iyi yolu örnek olarak liderlik etmektir. Sinir bozucu bir durumdayken bile saygılı ve sakin bir şekilde konuşun.

Duygularınızı sağlıklı bir şekilde yönetmeyi öğrenin. Çocuklarınız için bir rol modelisiniz. Hareket tarzınız, onlara duygularını ve tepkilerini nasıl geliştireceklerini öğretmeye yardımcı olacaktır.

Çocuklar onlara doğru davranış yollarını gösterdiğinizde empati kurmayı öğreneceklerdir. Ailede belirlenen örnekleri takip ederler. Bir çocuk, onlarla nasıl konuştuğunuza göre kötü bir sesle konuşmaya başlayacaktır.

Çocukların çocuk gibi davrandığını unutmayın. Onlar hâlâ olgun davranamazlar çünkü tek işleri sadece çocuk olmaktır.

Serebral korteks yetişkinlik döneminde tamamen gelişir. Olgunlaşma sürecinde onlara eşlik etmeli, onlara nasıl daha iyi kontrol edileceğini ve nasıl huzur içinde yaşayacaklarını öğretmelisiniz.

Duygularını size ifade ettiğinde onu anladığınızı gösterin. Belirli bir durumda kendilerini nasıl hissettiklerini anlamanıza izin verirseniz, nasıl hissettiğinizi de anlayabileceklerini görürler.

Anlamak, çocukların sınırlarını aşmalarını ve sağlıksız tepkilerinin olmasını zorlaştırır.

Kin gütmeyin. Söyleyecek bir şeyiniz varsa veya kötü bir gün geçirdiyseniz, başkalarıyla etkileşimde bulunmadan önce rahatlayın.

Olumsuz düşüncelerin ve duyguların birikimi, çocuklarınız ve ailenizle irrasyonel karşılaşmaların daha kolay olmasını sağlar. Durumlara tepki verirken sakin olmaya çalışın.

Çocuğunuzun bakış açısını göz önünde bulundurmayı unutmayın. Bir kural koyarken veya yanlış bir davranışı düzeltecekseniz, daima çocuğunuzun bakış açısını göz önünde bulundurmalısınız.

Çocuklarınızın kurallarınıza uymasını sağlamak için deneyin. Sadece bunu söylediğiniz için uymak zorunda hissetmemeliler.

Gerçek öfke zamanlarında sessiz olun. Eğer üzgünseniz agresif bir şekilde tepki vermekten kaçının. Eğer kelimelerinizi kontrol edemiyorsanız, sessiz olmak daha iyidir.

Derin bir nefes alın, rahatlatıcı bir şey düşünün ve siniriniz bozuk olduğunda çocuklarınıza zarar verici şeyler söylemekten kaçının.

Sözcükler, çocuklarınızla ilişkinizde olumsuz bir etkiye sahip olabilir. Onlara ne söylediğinize dikkat edin.

Stresli durumlardan kaçının. Eğer sabahları aceleyle evden çıkmanın stresli bir durumu tetikleyeceğini biliyorsanız, stresin önüne geçmek için kendinizi bir önceki gün hazırlamaya çalışın.

Çocuklarınızla ev işlerini yaparken stresli olacağınızı biliyorsanız, durumu ele almak için farklı yollar düşünün. Diğer aile üyelerinden de destek isteyebilirsiniz.

Aile olarak bir fiziksel aktiviteyi uygulayın  . Egzersiz stresle baş etmenin en etkili yollarından biridir. Yarım saatlik bir egzersizden sonra zihniniz ve vücudunuz daha sağlıklı bir ortam için daha rahat olacak.

Ailenizde günlük bir aktivite yaparsanız, çocuklarınızla ilişkinizi geliştiremezsiniz. Sonuç olarak, bu evde bağırma miktarını azaltacaktır.

Gerektiğinde biraz mesafe bırakın. Eğer sınırınıza ulaşmışsanız ve kontrolü kaybedebileceğinizi biliyorsanız, çocuğunuza biraz mesafeli durun ve soruna nesnel olarak nasıl yaklaşacağınıza dair meditasyon yapmak için biraz zaman ayırın.

Unutmayın, kontrolü kaybederken konuşmaktan kaçının, çünkü söylediklerinizle istenmeyen etkilere neden olabilirsiniz. Derin bir nefes alın, rahatlayın ve ihtiyacınız olduğunda biraz mesafe bırakın.