Doğum Sonrası Korse Kullanmak Ne Kadar Tavsiye Edilir?

Doğum sonrası korse kullanımı oldukça yaygın olmasına rağmen kimilerinin bunun faydalı olduğu konusunda çeşitli şüpheleri bulunmaktadır. Fakat yine de annelerin büyük bir kısmı, doğum sonrasında kaybedilen görüntüyü tekrar elde edene kadar çareyi korse kullanmakta bulmaktadır.
Doğum Sonrası Korse Kullanmak Ne Kadar Tavsiye Edilir?

Son Güncelleme: 21 Mayıs, 2018

Hamilelik sonrası kilolardan kurtulmak için en çok kullanılan giyeceklerden biri korsedir. Bu malzemenin kullanımı o kadar yaygındır ki, tavsiye edilip edilmemesi popülaritesinin önünde bir engel teşkil etmemektedir.

Hamilelik boyunca rahmin boyutu ciddi bir şekilde artar ve bu durum karın bölgesindeki tabakalar, dokular ve derinin önemli bir şekilde gerilmesine yol açar. O büyük gün gelip bebek doğduğunda, rahim eski orijinal boyutuna geri döner. Ancak gerilmiş olan karın kasları ise annenin istediği kadar hızlı bir biçimde küçülerek eski haline dönemez.

Annenin hayatı bebek açısından çok sağlam bir şekilde mutluluk yönünde adımlar atarken, vücudu ve etrafıyla ilgili değişiklikler ise bu kadar hızlı bir şekilde olumlu yönde değişmez. Ancak anneler, her zaman her istediklerinin olmasını arzu ederler. Bu isteklere, dünyadaki en güzel ve sevimli bebeğin annesi olmak ve daha bekarken sahip oldukları vücutlarına yeniden kavuşmak da dahildir.

Kadınların doğum sonrası toparlanarak kilo vermeleri için diyet yapmak, çeşitli takviye besinler almak ya da egzersiz yapmak gibi değişik metotları ve seçenekleri bulunmaktadır. 

Kadınların eskiden sahip oldukları kıvrımlara yeniden kavuşma endişeleri zaman geçtikçe artar ve hayallerindeki bu duruma hızlı bir biçimde tekrar dönebilmek için korse kullanma seçeneğinin en uygun yol olacağı düşünülür. Birazdan bunun doğru bir düşünce olup olmadığını göreceğiz.

Doğum Sonrası Korsesi

Karın bölgesinde kullanılan bu korse türü, doğum sonrasında vücudu şekillendirmek üzere dizayn edilmiştir. Bir çok farklı model, renk ve dokuda bulunabilmektedir.

Bel bölgesinde kullanmak için tüp tipi korseler uygundur. Uzun ya da kısa pantolon tipi olanlar ise daha çok kalça ve karın bölgesinde kullanmak için dizayn edilmiştir.

Korselerin genelde ne tür malzeme ile üretildiğine baktığımızda pamuk ve mikro fiber malzemeler ön plana çıkmaktadır. Ayrıca ciltte tahrişe neden olmayan pelüş malzemeden üretilenler de bulunmaktadır. Korselerin bir çoğunda kanca türü malzemeler bulunduğu için bunlar ihtiyaca göre ayarlanabilmektedirler.

En esnek doğum sonrası korseleri mikro fiber malzemeden yapılmış olanlardır. Korse satın alırken en dikkat edilmesi gereken şey ise fazla terletmeyen modelleri seçmek olmalıdır.

karın korsesi

Neden Doğum Sonrasında Korse Kullanmalıyım?

Korsenin doğumdan hemen sonra kullanılmaması gerekir. Normal bir doğumdan sonra bir kaç gün beklenmesi önemle tavsiye edilmektedir.

Karın bölgesi ve bu bölgede bulunan kaslar normal anatomik yapısına dönmeye başladığı andan itibaren korse kullanılması önerilmektedir.

Doğum sonrası korsesi, alt sırt bölgesini güçlendirerek kadınların estetik görünümüne katkıda bulunur. Böylelikle yeni annenin hem dış görüntüsü bakımından hem de duygusal anlamda çok daha iyi hissetmesini sağlar.

Normal (vajinal) doğum yapmış olan kadınlar için tüp (boru) şeklindeki korselerin kullanımı önerilmektedir. Çünkü bu tip korseler kasık bölgesine baskı uygulamaz ve özellikle otururken daha rahat bir kullanım imkanı sunarlar. Eğer sezaryen doğum yapılmışsa, korse kullanımı konusunda değişik fikirler bulunmaktadır.

Bazı uzmanlar, yaranın üzerine geldiği ve iltihaplanmayı azalttığı için korse kullanımının tavsiye edilebilir olduğunu düşünürken, diğerleri ise doğum yarası iyi olana kadar kullanımının uygun olmayacağı görüşünü taşımaktadır.

Akıldan çıkarılmaması gereken diğer bir konu ise, eski vücut şeklini yeniden kazanmak için tek yolun korse kullanmak olmadığıdır. Egzersiz yapmak ve doğru bir şekilde beslenmek de istenilen zaman dilimi içerisinde arzu ettiğiniz sonuçlara ulaşmanızı sağlayacak diğer seçenekler arasında bulunmaktadır.

“Doğum sonrası korseleri, bebeğin doğumundan sonra vücudun yeniden şekillendirilmesi için dizayn edilmiştir. Bir çok farklı model, renk ve dokuda bulunabilmektedir.”

Doğum Sonrası Korsenin Avantajları

  • Yürürken ve otururken düzgün bir vücut duruşu sağlar.
  • Kasların ve diğer organların hızlı ve doğal bir biçimde iyileşmelerine yardımcı olur.
  • Düzgün bir şekle sahip olmanıza katkıda bulunur.
  • Yapıldığı malzemeye bağlı olarak, cilde temas durumunda herhangi bir rahatsızlığa yol açmaz.
  • Karın kası eksikliği hissinin azalmasını sağlar.
  • Ağrıları azaltır.
doğum izi

Doğum Sonrası Korsenin Dezavantajları

  • Uzun süre kullanımı, kullanıldığı bölgedeki kasların kendi kendilerine çalışmamasına yol açar. Bu nedenle bu bölgelerdeki kaslar zamanla zayıflar.
  • Alerjik reaksiyonlara yol açabilir. İyileşme sürecinin yavaşlamasına neden olabilir.

Korse size asla bir mucize vermez. Aslında her şey annenin hamilelik dönemi öncesindeki vücudunun nasıl olduğuna bağlıdır. Ayrıca, beslenme düzeni ile hangi sıklıkta ve yoğunlukta egzersiz yapıldığı da süreci doğrudan etkileyen çok önemli faktörlerdir.

Doğum Sonrası Korse Kullanımı Konusunda Tavsiyeler

Korse kullanmadan önce bir doktora danışmanızın faydalı olacağı düşünülmektedir. Bu şekilde her bir hasta için en uygun seçeneğin ne olduğuna karar verilebilecektir.

Bir doktor tarafından onay aldıktan sonra korsenin kullanım sıklığı ve süresi aşamalı olarak artırılmalıdır. Kullanacak kişinin fizyognomisine (dış görünüşü) bağlı olarak ne kadar süre ile ve hangi sıklıkta kullanılması gerektiği konusunda bir fikir sahibi olunabilecektir. Kullanılmadığı günlerde ise istirahat edilmesi tavsiye edilmektedir.

Size göre olabilecek en ideal korse ölçüsünü bulabilmek için karın bölgesinden ölçüm yapmanız gerekir. Çok küçük ebatlarda korse kullanılması tavsiye edilmemektedir. Çünkü bu tip korseler, hem rahatsızlık yaşamanıza yol açar, hem de dışarıdan bakıldığında görünüşleri güzel olmayabilir.

Kasları ve perine bölgesini güçlendirmek için egzersiz yapmanın her zaman için çok faydalı olduğunu unutmamak gerekir. Ayrıca düşük yağ miktarına sahip, vitamin ve proteinler açısından zengin bir beslenme düzeninin de bir çok yararının olacağı da bilinmelidir.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.



Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.