Konjenital Su Çiçeği: Nedir ve Tehlikeleri Nelerdir?

Bu makalemizde konjenital su çiçeği tedavisi ve taşıdığı riskler hakkında konuşacağız.

Varicella olarak da bilinen su çiçeği, hayatımızın her anında ortaya çıkabilecek bir hastalıktır. Ancak, sık sık çocukluk dönemi ile bağdaşlaştırılmaktadır.

Bu, hamile bir kadını ciddi bir şekilde etkileyebilecek, büyük endemik kapasiteye sahip bulaşıcı bir hastalıktır. 

Zona virüsünün sebep olduğu bu enfeksiyon, hamilelikte çok sık ortaya çıkmaz. Ancak hamilelik sırasında ortaya çıkarsa da, ciddi problemlere sebep olur.

Bu sebeple, hamile bir kadın su çiçeği geçirdiğinde, rahmindeki bebek de konjenital su çiçeği adında başka bir varyasyonunu geçirebilir.

Konjenital su çiçeği fetüse ciddi zararlar verebilir. Cildin fiziksel durumuna ek olarak, gözlerde anomaliye, merkezi sinir sisteminde hasara ve hatta, ölüme bile sebep olabilir.

Uzmanların değerlendirmelerine göre, hamile olabilecek yaştaki kadınların en az %10’u, su çiçeğine yakalanma eğilimindedir.

Dahası, hayatlarının bu evresinde olan kadınların vücutlarında, bu virüs ile savaşacak yeterli antikor bulunmamaktadır.

Fetüs su çiçeğinden nasıl etkilenir?

Anne hamilelik sırasında su çiçeği geçirdiği zaman, bu durum fetüsü ciddi şekilde etkiler. Uzmanlar, hamilelik ne kadar ilerlediyse fetüsün de o kadar zarar göreceğini söylemektedir.

Uzmanlar, annenin doğum yapmaya yakın su çiçeğine yakalandığında, bebeğin bu virüs ile savaşacak gücü olmadan doğacağına inanmaktadır.

Daha önce de belirttiğimiz gibi, eğer annede zona virüsü ile savaşacak antikorlar bulunmuyorsa, o zaman yeni doğan bebeğinin de olmayacaktır.

Benzer şekilde, hamileliğin ilk üç ayında virüs aynı oranda tehlikelidir. Bebeğin oluştuğu bu aşamada, bu virüs farklı türde hasarlara sebep olacaktır.
Aşağıda konjenital su çiçeği ile alakalı sorunlar yer almaktadır

• Deride lezyonlar
• Göz bozukluğu
• Merkezi sinir sisteminin hasar görmesi
• Büyümede yavaşlama
• Mikrosefali
• Karaciğer hasarı
• Böbrek sorunları
• Körlük
• Fetal ölüm

Konjenital su çiçeğinin teşhisi

Su çiçeği için hamilelik öncesi ve sırasında alınacak önlemlere ek olarak, uzmanlar hamile kadına hamilelik boyunca düzenli kontroller yapılmasını tavsiye eder.

Herhangi bir doğum öncesi muayenede, sorunu tamamlamak kolaydır.

Doktorlar hamile kadına virüs bulaştığını tespit ettiklerinde, fetüsün durumunu kontrol etmek için derinlemesine testler yapmaları gerekebilir.

Bu hastalık annede teşhis edildiğinde bebeğin durumunu kontrol etmek için çeşitli testler yaparlar. 

İşte en yaygın olanlarından bazıları:

Fetüsteki uzuvların hipoplazisi kontrol edilmektedir.

Bu durum, organların veya bebeğin vücudunun diğer bölümlerinin gelişiminin bodur olabileceği veya başka şekillerde etkilenebileceği anlamına gelir.

Doktorlar bu durumu kontrol etmek için rutin veya özel bir ultrason kullanırlar.

Bu hastalığı teşhis etmenin başka yolu, bir viral kültür veya polimeraz zincir reaksiyonu performansı ile amniyotik sıvının veya fetüsün kanının analiz edilmesidir.

Hamile kadınlar için öneriler

Hamilelik düşünen herhangi bir kadın, su çiçeğine karşı aşı yaptırdığından emin olmalıdır.

Eğer aşı yaptırılmadıysa, o zaman hamile kalmadan en az altı ay önce aşılanması tavsiye edilir.

Beklenmedik hamilelik gibi bunun mümkün olmadığı durumlarda, önlemlerin alınması tavsiye edilir.

Hamile bir kadının bu virüse maruz kalması çok tehlikeli olabilir. Hastanelerde veya havalandırması yetersiz yerlerde, potansiyel kirleticilerle temas etmekten kaçınmak gerekir.

Hamile kadın, su çiçeği geçiren bir kişinin cildi veya tükürüğü ile temas etmemelidir.

Biz yine de söyleyelim: doktorlar hamile kadınların hasta insanlarla temas etmemeleri gerektiğini söylüyorlar.