Bebeklerde Uyku Miyoklonisi

Ani ve geçici krizler halinde gelen (paroksismal) bu bozukluk, yenidoğan ve sağlıklı bebeklerde ender olarak görülmektedir.
Bebeklerde Uyku Miyoklonisi

Son Güncelleme: 27 Temmuz, 2018

Yenidoğan bebekler hayatlarının ilk üç ayı boyunca uyurken çok fazla hareket etme eğilimindedirler: Bacaklarını sallarlar, kollarını hızlı bir biçimde açıp kapatırlar ya da başlarını kaldırırlar. Bu kısa süreli spazmlar yenidoğan miyoklonisi (belli bir kas ya da kas grubunda kronik kasılmalar) olarak bilinmektedir.Miyoklonlar, çocuklarda doğal olarak kabul edilir ve 20 saniyeden daha uzun sürmez. Bu durumun iyi huylu ve zararsız olduğunun bilinmesinde ve bu nedenle herhangi bir endişeye kapılmamakta fayda vardır. Diğer bir deyişle bunlar, uyurken karşılaştıkları küçük sürprizler olarak da nitelendirilebilir.

Kaynağı ve Özellikleri

Miyoklonlar, çok kısa bir süre içerisinde ortaya çıkar ve kaybolur. Genellikle yeni doğan bebeklerde ve iki yaşından küçük erkek çocuklarında daha fazla görülür. Kendi kendine ortadan kalktığından herhangi bir tedavi gerektirmemektedir.

Noröloglar bebeklerin sağlık durumlarını incelediklerinde, miyoklonların beyinle ilgili bir hastalık mı yoksa başka bir sorun mu olduğuna karar verirler. Eğer sıradan ve zararsız bir çocukluk miyoklonisi olduğuna karar verilirse, durumun epilepsi ile herhangi bir ilgisinin olmadığı da anlaşılmış olacaktır.

Uzmanlar, henüz bu hareketlerin gerçek nedenini bulabilmiş değildir. Ancak bunların uyku halindeyken merkezi sinir sistemi tarafından üretildikleri konusunda kesin kanaate sahip durumdadırlar.

Daha spesifik olmak gerekirse bu hareketler, uykunun beşinci aşaması olan ve daha çok REM (Rapid Eye Movement – Hızlı Göz Hareketi) olarak bilinen aşamaya ulaşıldığında, beyin aktivitelerinin yoğunlaştığı dönem içerisinde ortaya çıkmaktadır.

Bazıları bebeklerin yürürken ya da sallanırken hissettikleri titreşimlerin dinlenme aşamasında istemsiz hareketlerin ortaya çıkmasına yol açtığına inanmaktadır. Bu nedenle, bebeklerin bu tür yürüyüşlerden uzak tutulması gerektiğini düşünmektedirler. Ancak bu konuda kesin bir yargıya ulaşılmış değildir.

Zararsız çocuk miyoklonisi, merkezi sinir sistemi tarafından üretilmekte ve REM uykusu süresince ortaya çıkmaktadır.

Miyoklonların Yan Etkileri Var Mıdır?

miyoklon

Bu soruya verebileceğimiz cevap: Hayır. Çünkü bunlar zararsız nöbetler olarak tanımlanabilecek aktivitelerdir. Bebek yavaş yavaş bu hareketleri aşacak ve bunların kendi sağlığı ve psikomotor gelişimi üzerindeki sonuçlarından etkilenmek durumunda kalmayacaktır.

Zararsız uyku miyoklonisi çoğu kez diğer hastalıklarla karıştırılmaktadır. Karıştırıldığı bu hastalıklar;

  • Epilepsi (6 aydan sonra görülmektedir).
  • Uykuda ritmik hareket sendromu ya da bacakların ritmik olarak hareket etmesi.

Bu hastalıklara karşılaştırılma risklerinden dolayı, bebeklerin uykuları süresince gözlem altında tutulması ve mümkünse bunun gece uykularında da yapılması tavsiye edilmektedir. Bu sayede, herhangi bir durumla karşı karşıya kalınması halinde, bu durumun doktora daha detaylı bir şekilde aktarılması şansı da ortaya çıkacaktır.

Bunun dışında çok benzer özelliklere sahip bir hastalık daha bulunmaktadır. Bu hastalığa çocukluk miyoklonisi adı verilir ve bebeklerde 3 ayını doldurduktan sonra görülmeye başlar. Yaklaşık 2 yaşlarına kadar görülmeye devam edebilir. Diğer miyoklonun tersine bu durum, bebek uyanıkken görülür ve vücudunun sadece üst kısmını etkiler.

Miyoklonu Aşma Konusunda Çocuklara Nasıl Yardım Edilebilir?

miyoklon bebek

Yeni doğan bebeklerin günde en az 16 saat uyumaları gerekmektedir. Üç aylık olduklarında uyku süresi ortalama 15 saate düşmektedir. 1 yaşını dolduran bebekler ise günde yaklaşık 14 saate kadar uyuyabilmektedirler. 

Bebekleri rahatsız etmeden dinlenmelerini sağlamak, düşündüğünüzden çok daha kolay yapılabilir. Bu bağlamda dikkat edilmesi gereken tek şey, bebeğin bulunduğu ortamın daha uygun bir hale getirilmesi için gerekli bazı önlemleri almak olacaktır.

Uyku hijyeninin bebeklerin büyümesi ve sağlıklı olmaları için temel gereksinimlerden biri olduğu tartışmasız bir gerçektir. Bu konuda size yardımcı olabilecek bazı ipuçları şu şekilde sıralanabilir:

  • Birlikte uyumaktan kaçının. Olası kazaların önüne geçmek amacıyla bebeği beşiğinde uyutmak en doğru seçenektir.
  • Eğer beşiği yoksa, bebeği her iki tarafında yastık bulunan bir yatağın tam ortasında yatırmak uygun olacaktır. Bu şekilde bebeğin yatağın kenarlarına doğru hareket etmesi ve yataktan düşmesi tehlikesi önlenmiş olacaktır.
  • Günlük düzenli uykuları için bir program oluşturun.
  • Yatma vaktinden önce bebek için sakin ve rahat edebileceği bir ortam oluşturun. Bunun için;
    • Bebeğin odasına en yakın konumda olan televizyonun sesini kısın.
    • Perdeleri biraz kapatarak odasındaki ışığın daha düşük seviyelere inmesini sağlayın.
    • Ev içerisindeki konuşmalarınızın tonunu bir miktar düşürün.
  • Bebeğin bezini hem uyku öncesi hem de uykudan kalktıktan sonra kontrol ederek herhangi bir biçimde rahatsız olmasını engelleyin.
  • Uykusu süresince bebeğin nazik bir biçimde yatma pozisyonunu değiştirmek gerekmektedir. Bu yardımı, bebek kendi kendine dönmeyi öğrenene kadar yapmak gerekmektedir.
    • Uzmanlar bebeklerin yüzüstü yatırılmalarını, ani ölüm sendromuna yol açan nedenler arasında olduğu için sakıncalı bulmaktadır. Çünkü bu pozisyonda yatan bebekler için nefes aldıklarında karbodioksit soluma riski artmaktadır.

Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.


  • Carballo R. H, Yépez I, et al. Mioclonías neonatales benignas del sueño. Archivos Argentinos de Pediatría. 1998. 96.
  • Yépez I, Vásquez González E, et al. Mioclonías benignas de la infancia temprana: revisión de la literatura a propósito de dos casos clínicos. Revista Ecuatoriana de Neurología. 2006. 15 (1).

Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.