Bebeğiniz Yemek ile Nasıl İyi İlişki Kurar?

Bebeğiniz Yemek ile Nasıl İyi İlişki Kurar?

Son Güncelleme: 12 Eylül, 2018

Çocuğunuzun yemek ile sağlıklı bir ilişkisi olup olmadığı, onlarla birlikte yemek yediğinizde nasıl davrandığınıza bağlıdır. Çocuklarınızın sizden ne öğrendiklerinin bilincinde olmanız çok önemlidir; yemek zamanı güzel hissettirirseniz o şekilde öğreneceklerdir. Çocuğunuz her yemek yemediğinde ona kızarsanız, yiyeceklerle kötü bir ilişki kurmasına sebep olabilirsiniz.

Çocuklar, hayatlarının ilk iki yılında ayağa kalkmayı, yürümeyi, konuşmayı ve yemek yemeyi öğrenirler. Yemek yemek, elinizle ya da kaşıkla ağzınıza yemek götürmekten daha fazlasıdır. Yemek yemeyi öğrenmek yeni tatlar ve dokular için tat geliştirmek; aynı zamanda iyi bir damak tadı için gerekli becerileri edinmek demektir.

Hayatının ilk iki yılı boyunca sağlıklı beslenme alışkanlıkları edinmek, çocuğunuzun yemek yerken seçici olmasını önlemek için çok önemlidir. Bebeklerin katı gıdalar yemeye başlarken iyi bir deneyime sahip olmasının daha sonra sevecekleri ya da sevmeyecekleri yiyecekler üzerinde etkisi vardır.

Çocukluk döneminde edinilen beslenme alışkanlıkları (sağlıklı olsun ya da olmasın), yetişkinlik dönemi dahil çocukları yaşamları boyunca etkileyecektir.

Bu alışkanlık üzerinde çalışmaya çocuklar çok küçükken başlamak gerekir. Çünkü 2 yaşından küçük bir çocuğa sağlıklı yemek alışkanları edindirmek 8 yaşındaki bir çocuğa kıyasla daha kolaydır. Çocuklar büyüdükçe sağlıklı beslenme alışkanlıklarını aşılamak daha zor hale gelir ve en iyi örneklerle öğrenirler.

“Yediğiniz yiyecekler ya en güvenli ve en güçlü ilaç ya da en yavaş zehirdir”.

– Ann Wigmore –

Yemek ile Sağlıklı Bir İlişki Nasıl Teşvik Edilir?

gülen bebek

Yemek hakkındaki düşüncenizi değiştirin

Çocuğunuzun zahmetsizce mükemmel bir şekilde yemek yemeyi öğrenmesini ve sunduğunuz herhangi bir yemeği kabul etmesini bekleyebilirsiniz. Ancak, kaçınılmaz bir şekilde üstesinden gelmeniz gereken engellerle karşılaşacaksınız.

Yemek yemek, öğretilmesi gereken bir şeydir ve çocuklarınıza, istemedikleri bir şeyi yemeye zorlamadan yeni yiyecekleri ve tatları nasıl denemeleri gerektiğini göstermelisiniz. Bu sabır, tutarlılık ve bolca sevgi gerektiren bir süreçtir.

Farklı gün ve zamanlarda yemek sunun

Birden fazla belirli bir meyve ya da sebze yiyen bebekler bunu genellikle en az 15 kez reddettikten sonra  yaparlar.

Ama reddettikten sonra, artık olumsuz duyguları yoktur; sinir, stres ve zorlama olmadan bırakın ve normal bir şekilde siz yiyin.

Bu onları meraklandıracaktır ve daha sonra yiyecekleri tadabilir ve sevdiklerini keşfedebilirler. Sadece zamana ihtiyaçları var.

Çeşitli yiyecekler sunun

Bebeğinizin ilk iki yılı boyunca ona farklı yiyecekler, tatlar ve dokular sunmak deneyerek neyin güzel olduğunu keşfetmesine olanak sağlayacaktır. Bebekler yiyecekleri reddedebilir ama sonunda kabul edeceklerdir. Kendi zevkleri oluşacak ve tıpkı yetişkinlerde olduğu gibi bazı yiyecekleri diğerlerinden daha çok sevecektir.

Rahat bir ortam yaratın

Yemek ilişkisi

Yemek zamanı geldiğinde, stres ve siniri bir kenara bırakmalısınız. Bazen çocuklar sadece gergin bir durumda oldukları için yemek yemeyi reddederler. Anksiyete ve stres iştahlarının kaybolmasına sebep olacaktır. Aile yemekleri, ne yediğinizden ya da iki yaşından küçük çocuğunuzun ne yemeyi reddetmesinden bağımsız olarak birlikte olma, konuşma ve bağ kurma zamanıdır.

Yemek yemenin mutluluk ve sakinlik anlamına geldiği güvenli bir ortamda yemeğin tadını çıkarttığınızı gösterin. Çocuklarınızın yemek yemeyi ne kadar çabuk kabul ettiğini ve sizinle yemek yemeye başladığını görünce şaşıracaksınız. Çok fazla mı yoksa çok az mı yedikleri konusunda endişelenmeyi bırakabileceksiniz. Ailece yemek yemenin tadını herkes çıkaracak!

Bu tavsiyelere ek olarak bolca sabır ve sevgiyle aile yemekleri artık bir işkence değil çocuklarınızın iyi yeme alışkanları edindiği öğünler haline gelecektir.

Çocukların genç yaşlardan itibaren yiyeceklerle iyi bir ilişki kurmayı öğrenmeleri, böylece gelecekte iyi beslenme alışkanlıkları geliştirmeleri önemlidir.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.



Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.