Ben bir anneyim ve ben bir dişi aslanım

Ben bir anneyim ve eğer çocuğumun başına bir bela açacak olursanız; bir dişi aslana dönüşeceğim. Bu söz aslında oldukça net bir şekilde benim anne olarak rolümü tanımlıyor.
Ben bir anneyim ve ben bir dişi aslanım

Son Güncelleme: 13 Mart, 2019

Ben çocuklarım için yaşar, her gün onlar için savaş ilan eder ve her ne gerekirse önümdeki engelleri aşıp sorunlarla yüzleşebilirim. Ben buna hazırım. Ben bir dişi aslanım.

Ne olursa olsun ben bir anneyim ve kimsenin, asla ve asla hiç kimsenin, çocuğumu incitmesi olasılıklar dahilinde bile değil. Çocuklarımın hayata uyum sağlaması gerekecek ve onlar birçok sorunla karşılaşacaklar.

Ben bir anne olarak biliyorum ki onların yere düşmelerine engel olamam hatta buna engel olmamalıyım. Yere düşmeliler ki tekrar ayağa kalkmayı öğrenebilsinler.

Çocuğumun sebepsiz ve anlamsız yere acı çekmesine sıfır tolerans gösteriyorum. Bu acı ister toplumun utanmadan çocuğuma koyduğu etiketlerden kaynaklansın; ister dünyadaki binbir haksızlıktan ya da diğerlerinin verdiği kötü eğitimden kaynaklansın.

Bunlara müsaade edemem. Çocuğumun hasta olmasına ya da masumiyetini kaybetmesine göz yumamam. Bu nedenlerden ötürü ben kendimi bir dişi aslan olarak görüyorum: Evet, ben bir dişi aslanım!

Çocuk sahibi olmadan ne kadar güçlü olduğunuzu keşfedemezsiniz

Çocuklar annelerinin sıcak kolları altında annelerinin süper güçlerini aktive ederler. Bu süper güçlerden bazıları hamile kadınları birçok yetenek, sonsuz güç ve bilgelikle donatır. Anne gibi hissetmeye başladığımız andan itibaren sloganımız şöyle olur: “Çocuklarım için ne gerekiyorsa yapmaya hazırım.

Aslına bakacak olursanız anne olduğunuzda çocuklarınızın size verdiği sevgi ile onları korumak ve tüm ruhunuzla onları sevmenin kolay olduğunu görürsünüz. Anne olarak geriye dönüp baktığınızda gerçekten hayatınızı tümüyle yaşadığınızı hissedersiniz ve sevginin gerçek gücünden artık haberiniz olur.

Hem ruhumuz hem de bedenimiz sonsuz sevgiyle taştığı için yeni bağlantılar kurmaya hevesleniriz ve her birimizin içinde taşıdığı dişi aslan uyanmış olur ve “ben bir dişi aslanım” diyebiliriz.

Annenin duyduğu sevgi çocuğun duygunun ne olduğunu anlamasında yardımcı olacak ve çocuğumuzun masumiyetini kapsayacak yetenekte ve cesarette bir sevgiye evrilecektir.

anne ve çocuk

Çocuğunun yaşadığı acıya karşı annenin verdiği tepki acı olur

Gece geç saatlere kadar ayakta kalmayı, erkenden uyanmayı ve gece içerisinde hasta çocuklarına bakmak için defalarca kez uyanmayı bir tek anne bilir. Çocuklar ne kadar bize sonsuz görünen güç verseler de bir o kadar da bizi güçten düşürür.

Çocuğunun yaşadığı acıya karşı annenin yaşadığı acı tüm diğer şeylerin yanında kalp kırıcıdır. Çünkü bu acı annenin çocuğunu koruması noktasında başarısız olduğuna, hata yaptığına ve çocuk yetiştirmek için gereken talepleri ve sorumluluğu yerine getirmediğine işaret eder.

Çocuklarımız ilk defa yere düştüklerinde bu durumu engelleyebilirdik diye hayıflanırız. Çocuklarımızın yürek paralayan ve kalplerinin dalga geçilerek, ihanete uğrayarak ya da sevgisizlikten kırılması sonucu ağladıklarını duyduğumuzda çok üzülürüz.

fiziksel temasta anne ve çocuk

Eğer biz annelere kalsaydı bizler çocuklarımızın hayatta güçlü olmaları için gereken tüm bilgileri onlara telepati yöntemiyle öğretmek isterdik. Ne yazık ki bildiğimiz üzere yara almadan bu dünyada hayatta kalmak oldukça zor.

Çocukların aldığı bu yaralar aslında onların hayat savaşından kalan yadigâr izleri olacak. Bu yaralar onların ileride hayat savaşında başarılı asker olmalarını da sağlayacak. Hayatla baş etmeye hazır olsalar da hayat yolculuklarına korku ile devam edebilirler. Bizler de benzer korkuları yaşadık ve hala yaşıyoruz.

İnsan olmanın gerektirdiklerinden biri olan inatçı olma durumu tüm çocuklarda olduğu için tekrar ve tekrar aynı kayaya toslayıp bundan ders almaları gerekecektir.

Onların geçecekleri bu hayat serüveninde bizler anneler olarak hem birbirimize danışacak hem de çocuklarımızın iyileşebilmeleri, kırılan parçalarını tekrar toplamaları ve aldıkları zararları onarabilmek için orada olacağız.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.



Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.