Doğum zamanı nasıl hesaplanır?

Müstakbel anne ve babaların en büyük soruları arasında doğum zamanının nasıl hesaplanacağı vardır. Doğum anının kesin olarak bilinmesi mümkün olmasa da, günümüzde bazı yöntemlerle yaklaşık tahminler yapılabilmektedir.
Doğum zamanı nasıl hesaplanır?

Son Güncelleme: 04 Ağustos, 2018

Hamileliğin kesinleşmesinden sonra, annenin kafasında oluşan soru bebeğini ne zaman doğuracağıdır. Olası doğum zamanı hesaplanması için kullanılan bazı yöntemler vardır; basit matematik formüllerinden, uzmanların hazırladığı tıbbi tablolara kadar.

Yöntem ne olursa olsun, asıl önemli olan annenin son adet döngüsü yaşadığı tarihi kayıt altına almasıdır. Kadınların adet döngüleri doğumun ne zaman gerçekleşeceğinin tespit edilmesini sağlar. Bu tarih, başlangıç tarihi olarak ele alınır.

14 gün sonrasında, yumurtanın döllenmek için en iyi anında olduğu tahmin edilmektedir. Fetüse hamile kalınan anın bu olduğu düşünülmektedir. Kadınlar için bu yüksek doğurganlık süreci genelde iki ila üç gün sürer.

Doğum zamanı hangi formüllerle hesaplanır?

Doğum zamanının hesaplanması için kullanılan en yaygın iki yöntem Naegele Kuralı ve tıp takvimidir. Birincisi, son adet döngüsü tarihinden hesaplanan matematiksel bir formüldür. Bu tarih, üç aya bölünmektedir ve yedi gün eklenmektedir.

Eğer gerçek bir tarih verecek olursak, son adetin 11 Mayıs’ta olduğu varsayımında doğumun olası tarihi 18 Şubat olacaktır.

Tıp takvimi ise, yuvarlak şekilli olan ve doktorların masalarında çok sık görebileceğiniz bir tablo olarak düşünülebilir. Tablo yöntemini ele alırsak, sol kolonda aylar, üst kolonda ise günler yer almaktadır. Aylar ve günler arasında, doğumun olası tarihini gösteren bir çizgi vardır.

Doğum zamanının hesaplanması için kullanılan diğer yöntemler internetten bulunabilir. Çok işinize yarayacak bir çok dijital hesaplayıcı bulabilirsiniz. Bu yöntemde, ihtiyacınız olan son adet gördüğünüz tarihtir. Ancak, kadınların yalnızca %10’u bu takvimlerde çıkan tarihe uygun olarak doğum yapmaktadır.

hamileyken spor

Doğum zamanını önceden bilmenin faydaları

Bebek 38 ila 42 haftalık olduğunda, hamileliğin sonuna gelindiği düşünülmektedir. Bundan hareketle, uzmanlar, annelere bebeklerini hangi süre zarfında doğuracaklarını söyleyebilme imkanı bulurlar.

Bu bilginin asıl amacı annenin kendini fiziksel ve psikolojik olarak hazırlama imkanı bulmasıdır. Ayrıca, doğum için gerekli olabilecek her şeyi hazırlayabilirler. Gerçek şu ki, doğum zamanı doktorunuzun belirttiği tarihten bir veya iki hafta öncesine veya sonrasına göre değişiklik gösterebilmektedir.

Hamileliğin türüne ve annenin durumuna bağlı olarak, bazı uzmanlar olası doğum zamanını kendilerine saklarlar. Genel olarak anneyi doğumun olacağı aydan haberdar etseler de, belirli bir tarih vermekten kaçınırlar. Bunun sebebi, fazla endişeli olan veya duygusal değişikliklere bağlı olarak tansiyon sorunu yaşayan anneleri rahatlatmaktır.

 “Kadınların adet döngüsü, döllenmenin ne zaman gerçekleştiğinin belirlenmesinde yardımcı olur”

Bebeğin doğuma hazır olduğu nasıl anlaşılır?

Birçok uzman, 12. haftada yapılan ultrasonun sonucunu bekler. Bu testte, bebeğin gelişimine ve ölçülerine dikkat edilir.

doğum sonrası

12. haftada çekilen ultrason fetüsteki anomalilerin belirlenmesini sağlar. Genetik bozuklukların veya kalıtsal anomalilerin %60 ila %70’i bu kontrolde belirlenebilir. Örneğin, kan ve kan damarları yanı sıra, Down Sendromu bu anomaliler arasında sayılabilir.

12. haftada yapılan ultrasonun diğer bir faydası da çoğul gebeliklerin tanımlanmasını sağlamasıdır. Ayrıca, annenin doğum anındaki pelvik kapasitesi hakkında da bilgi elde edilir. Öte yandan, bu ultrasonun sonuçları, doğum sırasında yaşanabilecek olası komplikasyonlar hakkında da bilgi sağlar.

Doğumun olası zamanı, müstakbel ebeveynlerin bebeğin doğacağı gün için gerekli hazırlıkları yapmasına ve gündelik hayatlarını bu ana göre ayarlamalarına olanak tanır.

Önemli olan, doğumun olacağı günün değişiklik gösterebileceğinin farkında olmaktır. Ne kadar analiz yapılırsa yapılsın, doğum zamanı için kesin bir tarihe ulaşmak mümkün değildir.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.



Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.