Hamilelik Hakkındaki 5 Efsane

Hamilelik Hakkındaki 5 Efsane

Son Güncelleme: 29 Haziran, 2018

Tüm dünyada yapay döllenme (tüp bebek), doğurganlık ve hamilelik hakkında birçok efsane mevcut.

Her ne kadar günümüzde internet ve sosyal medya sayesinde bu efsaneleri çürüten binlerce araştırma ve uzmana ulaşabilsek de gerçekleri araştırdıktan ve öğrendikten sonra bile batıl inanışları sürdüren kişiler var.

Bunlara inanın ya da inanmayın, bugün yapay döllenme hakkında hâlâ yaygın olan 5 efsaneyi paylaşacağız sizlerle.

Hamilelik Hakkında Yaygın 5 Efsane

1. Efsane

Eğer cinsel ilişkiden sonra ayaklarınızı yukarı doğru kaldırıp kalçanızı yükseltirseniz, hamile kalma şansınız yükselir. Bir süre bu konumda kalmalısınız. Bu pozisyon, spermin yumurtaya doğru yüzmesine ve yumurtayı döllemesine yardımcı olur.

1. Efsanenin çürütülmesi

Spermler kendi başlarına hareket eder. Seminal sıvıya her salındıklarında yumurtaya dönmeksizin ileri doğru yarışırlar. Spermlerin tek amacı yumurtayı döllemektir ve her bir sperm, bu göreve hayatını koyacaktır.’

Yer çekimi spermlerin hızını ne arttırır ne de yavaşlatır. Yüzüstü yatabilir, başınız üzerinde durabilir, canınız ne istiyorsa yapabilirsiniz. Döllenme için gerekli koşullar mevcutsa, eşinizin spermlerinden biri yumurtanıza ulaşacak ve döllenmeyi gerçekleştirecektir.

2.Efsane

Hamile kaldığınız tarih, çocuğunuzun cinsiyetini belirleyecektir. Ayrıca karnınızın büyüme şekline göre kız mı yoksa erkek mi beklediğinizi anlayabilirsiniz.

Döllenme yaşam, sevinç ve yepyeni duygular yaratma işidir. Bu süreç sessizce gerçekleşir ve umutla bekleyen çifte hiçbir işaret göndermez. Tabii ki onlara göstereceği hazine hazır olana dek.

Bebeğinizin cinsiyetini doğumdan önce öğrenmek için makas bıçak testi gibi yöntemlere de başvurabilirsiniz. Ya da sadece yüzünüze bakarak bile bunu anlayabilirsiniz. Bu testler asla şaşmaz.

2. Efsanenin çürütülmesi

anne karnında bebek

Tamamen yanlış. İçinde bulunduğunuz gün, saat, ay, yıl ya da yüzyılın çocuğunuzun cinsiyeti ile hiçbir ilgisi yoktur. Karnınızın ucunun sivri olması ya da top gibi büyümesi, bıçak ya da makas üzerine oturmak, burnunuzun şişmesi, yüzünüzde lekelerin olması ya da eskisinden daha güzel ya da çirkin gözükmeniz, bebeğinizin cinsiyeti hakkında hiçbir bilgi veremez.

Bebeğinizin cinsiyeti, kız (XX) ya da erkek (XY) olmasından sorumlu bir çift kromozom tarafından belirlenir ve sadece bebeğinizin açıkça görülebildiği bir ultrason muayenesiyle cinsiyetini öğrenebilirsiniz.

3. Efsane

Artık hamile olduğunuza göre, iki kişilik yemeli ve günün her saatinde bir şeyler atıştırmalısınız .

3. Efsanenin çürütülmesi

Hamilelik sırasında iki kat daha fazla yemek zorunda değilsiniz. Esasen böyle yapmak hem anne hem de çocuğuna zarar verebilir. Bu, gestasyonel diyabet ve preeklampsi gibi komplikasyonlara yol açabilecek aşırı kilo artışına neden olabilir.

Hamilelik sırasında diyetinizin kalitesini en üst düzeye çıkarmak zorundasınız. Hamile vücudunuzun beslenme gereksinimlerini ve rahminizde büyüyen bebeği besleyecek kadar sağlıklı yiyecekler yiyin.

Mineraller, karbonhidratlar, yağlar, vitaminler ve liflerin hepsi diyetinize dahil edilmeli, ancak kararında tüketilmelidir. Meyve ve sebze tüketiminizi artırın, bol su için ve tıkanmış hissetmekten kaçınmak için öğünleri güne yayın.

4. Efsane

İlk kez cinsel ilişkiye girdiğinizde hamile kalmak zordur. Hatta neredeyse imkansızdır.

4. Efsanenin Çürütülmesi

spermler

Tamamen yanlış bir bilgi. Bir kadın ve eşi üreme bakımından verimli olduğu ve rahimde hamile kalma koşulları oluşturulduğu sürece hamile kalmanız mümkündür. Bunun ilk cinsel ilişkiniz olup olmamasının bir önemi yoktur.

5. Efsane

Ne kadar çok seks yaparsanız, hamile kalma olasılığınız o kadar artar.

5. Efsanenin Çürütülmesi

Her ne kadar üreme bakımından verimli bir erkek bir kadını herhangi bir zamanda hamile bırakabilirse de, kadınlar ayın ancak belli günlerinde gebe kalabilirler.

Ay boyunca ne sıklıkla ilişkiye girerseniz girin, üreme bakımından verimli olan günlerinizde seks yapmanızın bir çocuk sahibi olmanızda etkisi vardır.


Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.