Ergenlik Döneminde Reddedilme: Nasıl Üstesinden Gelinir?
Ergenlik döneminde reddedilme durumunun üstesinden nasıl gelebiliriz? Reddedilme, her an yaşanabilecek kaçınılmaz bir durum olduğu için, bir noktada hepimizin yüzleşmesi gereken bir şeydir.
Ebeveynler ve çocuklar arasında sağlıklı bir iletişim olması, genç nüfusun büyük bir kısmını etkileyen bu sorunla yüzleşmenin ilk adımlarından biri olacaktır.
Ergenlik Döneminde Reddedilme: Herkesin Başına Gelebilir
Reddedilme, sadece çocuklukta ya da ergenlikte yaşanan bir şey değildir. Harry Potter ve Alacakaranlık serilerinin yazarları ilk eserlerini yazarken reddedilmeyle karşılaştılar. Aradaki fark, reddedilmeyi kabul etmeyi, tanımayı ve onunla yüzleşmeyi bilmeleridir. Bugün ikisi de kıskanılacak seviyede kariyerleri olan dünyaca ünlü yazarlar oldular. Eserleri giderek daha popüler hale geliyor.
Reddedilmeyle yüzleşmek ve reddedilme nedeniyle acı çekmek arasındaki fark, hayata karşı farklı tutumlar ediniliyor olmasıdır. Bu tutumlar geleceğimizi tanımlayabilir. Gençler bu durumla karşılaştıklarında, bu durumun onlar açısından olumlu sonuçları olabilir. Reddedilme, dayanıklılıklarını artırabilir ve başarısızlıklarından ders almalarını sağlayabilir.
Ancak gençler reddedilme nedeniyle acı çekerlerse, olumsuz bir kısır döngünün içine düşebilirler. Bu durum sosyal çevrelerinde, akademik hayatlarında veya aile içinde gerçekleşmiş olabilir.
Kısır döngü reddedilmelerine yol açan nedenleri görmelerini engeller. Ayrıca erişebilecekleri her türlü olası çözümü küçümserler.
Reddedilme ve Ders Çıkarma
Bireylerin, her konuda reddedilme olasılığının her zaman var olduğunu anlamaları önemlidir. Kişisel ilişkilerimiz, çevremiz, arzularımız vb. Gençler reddedilmeyi bir öğrenme fırsatı olarak algılarlarsa, hızlı bir şekilde durumun üstesinden gelebilirler. Bu, daha sonra başarıya ulaşmak için yeni bir yoldan gitmeyi denemelerini sağlayacaktır.
Ergenlik döneminde reddedilme acı vericidir. Hatta bu durum, hayatın her döneminde kişinin acı çekmesine neden olabilir. Özgüveni, karar verme becerisini ve yeni projelere atılma isteğini etkileyebilir.
Reddedilmenin boyutu ne kadar küçük olursa olsun, gençler her zaman bu durumun yan etkisiyle karşılaşacaklardır. Ancak bir kez reddedilmek, bunun her zaman olacağı veya kişinin herkes tarafından reddedileceği anlamına gelmez.
Bu tür durumlarda, gençlerin, çeşitli faktörleri değerlendirmeleri en iyisidir. Öncelikle reddedilmelerinin nedenini ve bu durumun getirebileceği sonuçları değerlendirmeye çalışmalıdırlar. Bu durumun üstesinden nasıl geleceklerini kendilerine sormalılar.
Yapabilecekleri en kötü şey, üzüntü ve hayal kırıklığıyla içlerine kapanmaları ve vazgeçmeleridir. Bu ‘felç’ olma hali, bunu savunma mekanizması olarak seçen kişilere yalnızca zarar verir.
Ergenlik döneminde reddedilme: Nasıl üstesinden gelinir?
Yapılacak en iyi şey olanları görmek ve kabul etmektir. Bu durumun sizi üzmesinin bir sakıncası yoktur ve üzülmek normaldir. Hatta gençler üzüntüden ağlayabilirler ancak reddedilme için kendilerini asla suçlamamalıdırlar.
Başka insanlarla konuşmak, duygularını kelimelere dökmelerine yardımcı olur. Birinin onları dinlediğini bilirler. Çaba sarf ettiğimizi, buna rağmen istenen sonuçlara ulaşamadığımızı fark edersek, bu, daha iyi ve daha hızlı bir şekilde reddedilmeyle yüzleşmemize yardımcı olacaktır. Her zaman kazanamayız. Yolumuza devam etmemiz gereken bir zaman gelip çatacaktır.
“Reddedilmeyle yüzleşmek ve reddedilme nedeniyle acı çekmek arasındaki fark, hayata karşı farklı tutumlar takınılmasına yol açmalarıdır. Bu tutumlar geleceğimizi tanımlayabilir.”
Olumlu tutum
Reddedilme karşısında olumlu bir tutum takınmak, bizi, bu duruma kafamızı takmaktan kurtarabilir. Böyle bir yatkınlığımız olursa reddedildiğimiz anı kafamızda tekrar tekrar yaşarız. Bu da tekrar denemekten korkmamıza neden olacaktır. Reddedilme sarmalı büyüyebilir.
Bunun tersi, düşüncelerimizi olumlu bir hale getirmektir. Bu da bize zararı olmadığı sürece yaşananlar için bir açıklama aramak anlamına gelir. Gençlerin, kendilerine “işleri bu hale getirmek için ben ne yaptım” sorusunu değil, işler neden bu şekilde gelişti sorusunu sormaları önemlidir.
Kişinin kendini suçlaması ve reddedilme durumunun içinde kaybolması işleri daha da kötüleştirir. İyi niteliklere sahip olduğumuza ve bu niteliklerin umudumuzu kaybetmemize neden olduğuna inanma eğilimimizi artırır. Ancak kişinin kendine olan güveni ise, tam tersi bir etki yaratır. Özgüven, bizi daha iyimser yapar ve tekrar denememiz için motive eder.
Kişisel açıdan güçlü olduğumuz noktalara odaklanmak
Reddedilmeyle yüzleşmek için kişinin erdemlerine ve olumlu niteliklerine odaklanması önemlidir. Gençler olumlu düşünürlerse, reddedildikleri zamanlara odaklanmak yerine kabul gördükleri zamanlara daha fazla odaklanacaklardır.
Olumlu düşünen ergenler, adım adım, onları reddeden insanların yerine onları seven insanları hatırlamayı öğrenecekler. Başka sosyal gruplara katılmak için gösterdikleri çabalara kayıtsız kalınmayacak. Kazanmak istedikleri üniversiteden kabul alma çabaları ise artacak.
Optimizm ve pozitif düşünceler
Sonuç olarak, iyimser olmak, bu konunun en önemli parçasıdır. Gençlerin olumlu düşüncelerini artırmaları ve hayatın sadece zaferlerden ibaret olmadığını anlamaları gerekir.
Gerisi kendi kendine gelecektir. Gençlerin ihtiyacı olan tek şey olgunluk, dayanıklılık, çaba ve zorluklara meydan okumadır. Ergenlik döneminde reddedilme durumunun üstesinden gelmenin en iyi yolu budur.
Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.
