Bebeğinizin ne kadar suya ihtiyacı var?

Emzirilen bebeğin su içmesine gerek yoktur, ancak altıncı aydan sonra günde 0,6 litre su içmeye başlamalıdır. Bu yazımızda ölçüleri keşfedin.

Bebeğinizin ne kadar suya ihtiyacı var sorusunun cevabı, çocuğunuzun yaşına göre değişir. Örneğin, sadece anne sütüyle beslenen bir bebek, annesinin memesinden gelen sütü su içerdiği için içmeye ihtiyaç duymaz, ancak altı aydan sonra tamamlayıcı beslenme aşaması başladığında su içmeye başlar. Bu ölçü; bebeklikte  0,6 litreden ergenlikte 2,8 litreye çıkan bir değişkenliktedir.

Bir bebek sadece anne sütüyle besleniyorsa, kusma, ishal veya yüksek ateş nedeniyle beklenmedik bir şekilde sıvı kaybetmedikçe su içmesine gerek yoktur; aksi durumlar yaşandığında bebeğin kaybettiği sıvıyı geri kazanması için su içmesi gerekir.

Tamamen su teklif etmeme tavsiyesi, uygun şekilde hazırlanmış bir biberonu içen ve isteğini dışa vuran bebekler için geçerlidir; bu durumda istisnalar öncekilerle aynıdır. Bebeğinize sadece beklenmedik şekilde sıvı kaybettiğinde su vermelisiniz.

Ancak bebekler genellikle altıncı aydan sonra sütten başka besinler almaya başlarlar; çorba, yulaf lapası ve komposto gibi. Bu durumda kurallar değişir. 6. aydan sonra 1 yaşa gelinceye kadar bebeğiniz günde 0.6 litre su içmelidir.

Bebek büyüdükçe içmesi gereken su miktarı artacağından, iki yaşından sekiz yaşına kadar günde 1,8 litre su içmelidir ve dokuz yaşından itibaren bu ölçü  yeniden kız çocuklarında 2,2 litreye, erkeklerde ise 2,5’e kadar çıkar.

Çocuğunuzun vücudunda ne kadar su var?

Bir kadının vücudunun toplam ağırlığının yarısı su ile temsil edilir ve erkeklerde bu oran toplam vücut ağırlığının üçte ikisine eşittir ki; bu da insan vücudunun en önemli elementi olan suyu oluşturur.

Bebeğinizin vücudundaki en etkili unsurun su olduğu gerçeği boşa söylenmiş bir söz değildir. Su, önemi ve işlevi açısından son derece gereklidir. Su, vücut maddelerinin çözündüğü ortamdır. Bunlar arasında kan, lenf, sekresyonlar, idrar ve dışkı bulunur. Aynı zamanda çocuğunuzun vücudunun ihtiyaç duyduğu besin maddelerinin taşımasına yardımcı olur. Bunların çözülmelerini sağlar, sindirimini gerçekleştirir ve vücut bunları emer.

Su aynı zamanda tüm hücrelerin metabolizmasından sorumlu olan bir maddedir. Eklemlerin ve diğer dokuların uygun şekilde yağlanması için suya ihtiyacı vardır. Ayrıca atık bileşenlerin hücrelerden ve metabolizmalardan doğru şekilde uzaklaştırılması için de suya ihtiyacımız bulunmaktadır. Buharlaşma ve terleme gibi karmaşık mekanizmaların ortaya çıkması durumunda yeterli vücut sıcaklığını korumak çok önemlidir.

Bu nedenleri göz önüne alarak, bebeğinizin aldığı su miktarına özel dikkat göstermeniz son derece önemlidir. Aynı şekilde, gün içinde özellikle fiziksel egzersiz yaparken, okul kantinine gittiğinde, sıcak ya da ısınmanın açık olduğu iç mekandayken, gün içinde suyu yeterli miktarlarda, sistematik bir şekilde almasının neden önemli olduğunu çocuğunuza öğretmeniz son derece önemlidir.

Sağlıklı bir yaşam tarzı stratejisi olarak, çocuğunuzun su tüketmeyi alışkanlık haline getirmesinin bir başka iyi tarafı daha var: su alımı fazla kiloyu önler. Bütün bir okul yılı boyunca su tüketildiğinde, fazla kilolu olma riskinde % 31’lik bir azalma olduğuna dair veriler sunan ilginç araştırmalar var.

Suyu kaynatalım mı, kaynatmayalım mı?

Çoğumuz için bebeğin biberonunu ve yemeklerini hazırlamak için kullanılan suyu kaynatmak temel bir kuraldır. Aslında, klasik pediyatrik bilgiler içeren makaleler, enfeksiyon riskini ortadan kaldırmak için şişeyi kaynamış içme suyuyla beş ila on dakika arasında kaynatmayı öneriyordu.

Ancak, bu öneri bebeğin sağlığına ters etki yapabilir, çünkü suyun çok uzun süre kaynatılması suyun kaynağına bağlı olarak klorür, sodyum, sülfat, kalsiyum veya magnezyum açığa çıkma miktarını artırabilir.

Avrupa Pediyatrik Gastroenteroloji, Hepatoloji ve Beslenme Derneği’nin (ESPGHAN) standartlarına göre belirli popülasyonlarda kamu tüketimi için suyun kaynatılmasının, yoğun miktarda  iyonik katkı içerebildiği bilgisi bulunmaktadır.

Bu algı değişimi, bunun tersini duymaya alışmış birçok anne için çelişkili olabilir, bu nedenle çocuk pediyatri uzmanlarının önerilerine göre kaynatılacak suyun bileşenleri öğrenilmeli veya kaynatılmadan mineralli su kullanılmalıdır.

Buna rağmen isterseniz, suyun yüzeyi kaynamaya başladığı andan itibaren bir dakika kaynatılmasını tavsiye eden Dünya Sağlık Örgütü’nün tavsiyesilerine de kulak verebilirsiniz.

Su ve Sağlık Araştırma Enstitüsü’nde çocuklar için doğal mineralli suyun referans içecek olarak dikkate alınması gerektiğini vurguluyorlar. Bebeğinizin suyu yeterli miktarda aldığından emin olun, vücudumuzun her hücresinin iyi çalışması için suyun hayati derecede önemi bulunmaktadır.