Kızgın Bir Çocuğu Sakinleştirmek İçin 6 Cümle
Anne ve babalar sıklıkla çocuklarının öfke nöbeti geçirmelerine şahit olurlar. Daha yaşları çok küçük olduğu için çocukların bu tür sinirli ve kızgın olma durumlarıyla nasıl başa çıkacaklarını bilmemeleri son derece doğaldır. Bu yazımızda sizlere kızgın bir çocuğu sakinleştirmek için kullanabileceğiniz cümlelerden bazılarını sunuyoruz.
Anne ve babalar olarak kendimizi sınırlayıp kapatma ve çocuklarımızın öfke nöbetlerini ya da kızgınlıklarını onlara bağırarak, onları azarlayarak ya da onlara sinirlenerek çözme eğilimindeyizdir. Ancak bu şekilde davrandığımızda aslında daha kötü durumlara davetiye çıkarır ve sorunu çözme konusunda başarılı olamayız.
Bu bağlamda, çocuklarınızı sakinleştirmek için alternatif yollar olduğunun altını çizmek istiyoruz. Çocuğunuzun kızgınlık anlarını kontrol altına almak ve onu yatıştırmak için ona nasıl yardımcı olabileceğinizi öğrenmek ister misiniz? O halde yazımızı okumaya devam edin.
Kızgın Bir Çocuğu Sakinleştirmek İçin Hangi Cümleleri Kullanmalıyız?
Kelimeler yaralayıcı olabileceği gibi iyileştirici etkiye de sahip olabilirler. Kullandığımız tona göre adeta sihirli birer araç haline de dönüşebilirler. Kullandığımız kelimelerin ufaklıkların sinirli ve kızgın oldukları anlarda onların sakinleşmesine yardımcı olabildikleri de bir gerçektir. Aslında iletişimin hayatımızın en önemli ve değerli parçalarından biri olduğunu asla unutmamak gerekir.
1. “Şimdi Her İkimiz De Biraz Sakinleşelim, Tamam Mı?”
Mutlaka sizin çocuğunuz da birden çok kez ciddi bir öfke nöbeti geçirmiş ve diğer insanların gözleri önünde bağırıp çığlıklar atmıştır. Bu tür bir durumda büyük bir olasılıkla sinirlenerek aynı olumsuz duruma siz de ortak olmuş olabilirsiniz. Bu tür bir olay genellikle, sizin çocuğa bağırmanız, onu kucağınıza alarak başka bir yere götürmeniz ve insanların bakışlarından uzaklaştırmanızla sonuçlanır.
Aslında böyle bir durumda çocuğun sizden istediği ve beklediği şey anlayıştır. O nedenle de en iyi seçeneğiniz derin bir nefes almak ve ona şöyle söylemektir: “Ben de senin gibi çok kızgınım ama şimdi her ikimiz de beraber sakinleşeceğiz.” Bu sayede ufaklık sizin ona gerçekten yardımcı olmak istediğinizi anlayacaktır.
2. “Ben De Sinirleniyorum Ama Bunu Farklı Şekillerde Gösteriyorum”
Bu cümleyi duyan çocuğunuz sizin kendinizi onun yerine koyduğunuzu hissedecektir. Çok sinirli olabilir ve bunu da bir şekilde dışa vurmak arayışındadır. Ancak bu şekilde kızgınlığını alternatif yollara başvurarak göstermek zorunda olacaktır. Bu bağlamda, çocuğunuza bir bebek gibi davrandığını söylememeniz gerekir.
Çocuğun kızgın olmasının ya da herhangi bir şeye sinirlenmesinin son derece doğal bir durum olduğunu anlamasını sağlayın. Yetişkinlerin de zaman zaman sinirlendiklerini ancak bu tür durumlarda kızgınlıkları ifade etmek için farklı yollar bulmak gerektiğini anlatın. Örnek olarak birlikte sakinleşmeye çalışmak, bir resim çizmek ya da o an aklınıza gelecek ve faydası olacak herhangi bir yöntemi deneyebilirsiniz.
3. “Senin Problemini Çözmek İçin Birlikte Bir Yol Arayıp Bulacağız”
Çoğu kez çocukların kızgın ve öfkeli hissetmelerinin nedeni bir şey istediklerinde ya da gördüklerinde bunu elde edemeyince veya istedikleri gibi olmayınca hayal kırıklığına uğramalarından kaynaklanmaktadır. Eğer bu tür bir durumda çocuğunuza; “Yeterince denemedin ki!” ya da “Ağlamayı bırak da tekrar dene!” gibi cümleler kurarsanız duyduğu öfkeyi kontrol altına alma konusunda ona hiçbir şekilde yardımcı olmazsınız. Bu tür ifadeler durumu daha da kötü hale getirmekten başka bir şeye yol açmaz.
Böyle anlarda çocuğunuz teşvik edilmeye, cesaretlendirilmeye, motivasyona ve kendine güvenmeye ihtiyaç duyar. Eğer onunla doğru bir biçimde ilgilenir ve başarmaya çalıştığı şeyle ilgili olarak ona yardımcı olursanız duyduğu öfkenin de kaybolup gittiğini görürsünüz.
Kızgın Bir Çocuğu Sakinleştirmek İçin Kullanabileceğiniz Diğer Cümleler
4. “Eğer Sakin Bir Biçimde ve Bağırmadan Bana Söylersen, Seni Daha İyi Anlayabilirim”
Eğer öfkeli bir çocuk bize bağırıp sesini yükseltirse bu hareket elbette bizim de sinirlerimize dokunur. Ancak böyle bir durumda sinirlerimize hakim olmamız çok önemlidir. Çocuğa, bizimle bu şekilde konuşursa onu anlayamayacağımızı anlatmamız ve bu gerçeği kavramasını sağlamamız gerekir. Yani çocuğu sakinleştirmemiz ve onunla sakin bir biçimde konuşmamız son derece önemlidir.
5. “Çok Kızgınsın Değil Mi? Peki Sana Kocaman Bir Kucak Versem ve Her Şeyi Bu Şekilde Çözsek?”
Bazen çocukların da tıpkı yetişkinler gibi kötü günleri olabilir. Böyle günlerde hemen her şeye kızıp sinirlenebilirler. Sonuçta da çok büyük bir öfke nöbetine kapılabilir ve aslında bu duruma neden geldiklerini bile bilemeyebilirler.
Ancak o anda bizden tek bekledikleri şey biraz anlayış ve sevgidir. Böyle bir anda çocuğunuza hissettiği kızgınlığı nasıl çözebileceğinizi bildiğinizi ve ona vereceğiniz kocaman bir kucağın her şeyi düzeltebileceğini söyleyebilirsiniz.
6. “Oyuncaklarını Neden Fırlatıp Atıyorsun? Onları Artık Sevmiyor Musun? Yoksa Oyuncaklarına Mı Kızdın?”
Çocukların büyük bir kısmı bir şeye kızdıklarında etraflarında buldukları her şeyi fırlatıp atarlar. Bunların başında da oyuncakları gelir. Bu tür durumlarda gerçekten çok sinirlenebilir ve sesinizi yükseltmek isteyebilirsiniz. Ancak bu şekilde reaksiyon vermekten kaçınmaya çalışın.
Ufaklık bir şeye sinirlenmiştir ve büyük bir olasılıkla onu kızdıran bu şeyin ne olduğunu bile bilmez. Bu nedenle o an ne yaptığını ona açıklayacak birine ihtiyaç duyar. Böylelikle yaptığı şeyin doğru olmadığının farkına varması gerekir. Yukarıdaki cümleyle oyuncaklarının bu durumla hiçbir ilgisinin bulunmadığını ve duyduğu kızgınlık için onları suçlamaması gerektiğini anlamasını sağlayabiliriz. Yani çocuk öfkesini oyuncaklarından çıkarmaması gerektiğini anlamalıdır.
Kızgın Bir Çocuğu Sakinleştirmek İçin Kurulan Cümleler
Bu cümleler ufaklıklarla aramızda gerilim yaşanmaması için kızgın olduklarında onları sakinleştirmeye yönelik faydalı birer araç niteliği taşımaktadırlar. Şiddet içerikli yaklaşımlarla hiçbir şey elde edemeyiz. Bu tür davranışlar durumu daha da kötüye götürmekten başka bir işe yaramayan kötü birer seçenektir. Bunların yerine sevgi, empati ve saygı içeren reaksiyonlar çocuğun olan biteni anlaması konusunda temel bir ihtiyaç niteliği taşımaktadır. Sizin yardımlarınız sayesinde içinde bulunduğu bu durumu da mutlaka aşmayı başaracaktır.
