Doğum Sonrası Kanama İle İlgili Bilmeniz Gerekenler

Doğum sonrası kanama her annenin yaşadığı bir durum olsa da, komplikasyonların çoğu önlenebilir ve genelde bir soruna yol açmaz. Fakat bu durumla nasıl başa çıkılacağını bilmelisiniz.

Doğum sonrası kanama doğumun en doğal sonuçlarından biridir. Eğer kanamanız hafifse, evde müdahale edebilirsiniz. Fakat yoğun bir kanama yaşıyorsanız, bazı komplikasyonlar görülebilir.

Doğum sonrası loşi olarak da adlandırılan bu durumda, ilk iki ya da üç gün yoğun bir kanama görülür ve genelde zamanla bu kanama azalır. Kanama iki haftadan uzun sürmemelidir.

Bu oldukça doğal bir süreçtir. Vücut, doğumun ardından gerçekleşen bu süreçte vajinal sıvı, plasenta kalıntıları ve çeşitli salgılar gibi rahimde kalan maddeleri atmaya çalışır.

Bu kalıntıların atıldığı sürecin daha verimli geçmesi için vücudunuzda doğum sonrası sancıları görülür. Bunlar, doğumdan bir ya da iki gün sonra gerçekleşen yoğun kasılmalardır. Bu kasılmaların amacı “temizlenme” sürecine yardımcı olmaktır.

Doğum Sonrası Kanama ve Üç Aşaması

Doğum sonrası kanamayı üç aşamaya ayırabiliriz:

• İlk aşama: Bu aşamada kırmızımsı kanama görülür. Kanda, epitelyal hücreler olan lökositler (akyuvar) ve bazı durumlarda fetüsün saçları bulunur. Doğum sonrası ilk iki ya da üç günde gerçekleşir. Kan sabit olarak ya da ara ara akabilir ve pıhtılar içerebilir.
• İkinci aşama: Vücuttan gül rengine benzer çok ciddi bir sıvı çıkışı olur. Doğum sonrası üç ile on gün arasında gerçekleşir. İçinde eritrosit, lökosit ve eksuda bulunur.
• Üçüncü aşama: Son olarak bu aşamada, beyaz ya da sarımsı loşi görülür. Bu rengin sebebi sıvının genel olarak lökosit içermesidir.

Doğum Sonrası Kanama Sırasında Bakım

Aklınızda bu süreçle nasıl başa çıkmanız gerektiğine dair sorularınız varsa, bazı önerilerimiz şu şekilde:

• Küveti doldurmak yerine duş alın. Bu sayede olası enfeksiyonların önüne geçebilirsiniz. Bol bol su ile yıkandığınızdan emin olun.
• Bölgeyi sterilize etmek için doğum sonrası kompresi kullanın.
• Tampon kullanmayın.
• Ateş ve kırgınlık gibi belirtilerin farkında olun. Bu belirtiler enfeksiyona işaret ediyor olabilirler.
• Doktora ya da kontrole giderken, temizlik ürünlerinin olduğu bir çanta yapın. Doğum sonrası kazaları önlemek için hamile kadınlar için özel kıyafetler ve havlular kullanmanızı öneririz.

Kanama Hemorajiye Dönüşürse

Doğum sonrası yaşanan kanama yaklaşık iki bardak kanı aştığında, uzmanlar bunu doğum sonrası kanama değil, doğum sonrası hemoraji olarak adlandırırlar. Sezaryen doğumlarda bu miktar dört bardağa kadar çıkabilir.

Bu kanama, doğum sonrasındaki ilk 24 saat içinde gerçekleşir. Buna doğum sonrası erken hemoraji denir. Eğer kanama bu süreçten sonra meydana gelirse, buna doğum sonrası geç hemoraji denir. İkincisinin yaşanma ihtimali genelde ilkine göre daha azdır.

Hemorajinin Sebepleri

Doğum sonrası hemorajinin belki de en endişe verici nedenlerinden biri uterus atonisidir.  Bu, bebek doğduktan ve plasenta dışarı atıldıktan sonra, rahim kaslarının güçlerini yitirmesidir. Eğer bu yaşanırsa, organda doğal kasılmalar yaşanır. Bu sayede, kanama minimumda tutulur.

Hemoraji durumunda, annenin sağlığı büyük risk altındadır. Bu durumda, doktorlar kanamayı hızlı bir şekilde durdurmak zorundadırlar. Eğer kanama çok yoğunsa, annenin hayati tehlikesi olabilir.

Öte yandan, bu kanamanın nedenleri şunlar da olabilir:

• Yaralanmalar: Doğum esnasında bir doku ya da damar parçalandıysa, kanama olması oldukça normaldir.
• Doku tutulması: Plasentanın kalıntıları ya da hatta fetüs rahme bağlı kaldığı zaman kanama gerçekleşir.
• Pıhtılaşma bozuklukları: Pıhtılaşma sürecindeki bir sorundan dolayı kanama devam eder. Bu pre-eklampsi yüzünden meydana gelebilir.

Tedavi Yöntemi

Doğumun hemen sonrasında aşırı kanama görülmesi oldukça olası bir şeydir. Bundan dolayı anneye damardan oksitosin ya da karbetosin gibi uterotonik ilaçlar verilir. Bu, uzmanların gerçekleştirebileceği basit ve rutin bir işlemdir.

Doğum Sonrası Kanama İle İlgili Komplikasyonlar

Yukarıda da bahsettiğimiz gibi, bazı durumlarda doğum sonrası kanama hemorajiye döner. Böylesi bir durumda komplikasyon daha da karmaşık bir hale gelir.

Dünya Sağlık Örgütü’nün doğum sonrası ölümlere dair istatistikleri ne yazık ki pek umut verici değil. Dünya üzerinde doğum ya da hamilelikteki komplikasyonlardan kaynaklanan 830 ölüm vakası kaydedilmiş.

Bu kadınların çoğu -tam olarak %99’u- gelişmekte olan ülkelerde ya da kırsal bölgelerde yaşıyorlar. Fakat, ölüm oranlarının 1990 ve 2015 yılları arasında %44 düştüğünü de belirtmeliyiz.

Tıp alanındaki gelişmeler meyvesini veriyor. Uzmanların müdahalesiyle hem annenin hem de bebeklerin hayatını kurtulabilir. Günümüzde gelişmiş ülkelerde böyle sorunlarla pek karşılaşılmıyor.

Doğum sonrası kanama durumunda daima sakin kalmalısınız. Genellikle bu durum sorun teşkil eden bir hal almıyor.

Yalnızca hijyenle ilgili tavsiyelerimize uymaya çalışın ve herhangi bir rahatsızlık ya da başka bir durumda doktorunuza danışmaktan çekinmeyin.