Sınıfta Duygu Termometresi Kullanmak

Duygu termometresi, çocuklara duygularını ifade etmeyi ve anlamayı öğretmeye yardımcı olan ideal bir eğitim kaynağıdır. Bu aktivitenin nasıl yapılacağını yazımızda açıklayacağız.

Küçük yaşlardan itibaren duygusal zeka üzerinde çalışmak, bir çocuğun düzgün gelişimi için çok önemlidir. Hem evde hem de okulda, ebeveynler ve öğretmenler çocuklara duygularını tanımlamayı, ifade etmeyi ve anlamayı öğretmelidir.

Neyse ki, bu günlerde bu amaca ulaşmak için duygu termometresi gibi birçok yararlı eğitim kaynağı vardır.Duygu termometresinin nasıl bir etkinlik olduğunu ve sınıfta nasıl doğru bir şekilde uygulanacağını bilmek ister misiniz? Bu yazımızda size bu konu hakkında bilmeniz gereken her şeyi anlatacağız.

“Yetişkinlikte başarının en az %80’i duygusal zekadan gelir.”

-Daniel Goleman –

Duygu termometresi: duygusal zekayı öğretmek için ideal bir kaynak

Duygu termometresi çok basit ve görsel bir eğitim kaynağıdır. Çocuklar, hatta en küçükleri bile, bir termometrenin gösterdiği sıcaklık ile kendilerinin hissettikleri duyguların yoğunluğu arasındaki benzetmeyi anlayabilir.

Farklı renkli bölümlere ayrılmış termometreyi kullanarak, çocuk lar kendi zihin durumlarını basit bir ölçekte belirleyip termometreye yerleştirebilirler. Kendilerini çok mutlu, mutlu, sakin, gergin, mutsuz, üzgün ve hatta kızgın hissedip hissetmediklerini belirtebilirler.

Bu nedenle, duygu termometreleri özellikle aşağıdaki öğrenci gruplarıyla birlikte sınıfta temel duygular üzerinde çalışmak için ideal, eğitici ve eğlenceli bir kaynaktır:

• 0-12 yaş eğitimi
• İlköğretimin ilk yıllarındaki çocuklar
• Sözlü olarak iletişim kurmakta ve kendilerinin ve diğer insanların duygularını ifade etmekte ve tanımakta zorluk çeken çocuklar. Otistik Spektrum Bozukluğundan (OSB) muzdarip çocuklar örnek verilebilir.

Sınıfta bu aktiviteyi uygulamanın adımları

Duygu termometresi aktivitesini doğru bir şekilde uygulamak için yapmanız gereken ilk şey, sınıfta görünen bir yere bir karton üzerinde bir termometre görseli koymaktır. Ardından, termometrenin yanına çocukların deneyimleyebileceği farklı duyguları temsil eden yüz ifadeleri yapıştırın.

Termometre hazırlığı bittiğinde, öğretmen öğrencilere bunun özel bir termometre türü olduğunu açıklamalıdır. Sıcaklığı ölçmek için kullanılan normal bir termometreden farklı olarak duyguları ölçtüğünü açıklığa kavuşturmaları gerekir.

Daha sonra, bunun okulda gün boyunca herhangi bir anda hissedebilecekleri duyguları ölçebileceğini göstermeye devam edin. Nasıl mı? Çok basit. Aşağıdaki adımları uygulayın:

Atılacak adımlar

• O anda nasıl hissettiklerini ifade etmek için, çocuklar oturdukları yerden kalkıp termometrenin yanına gitmek için öğretmenlerinden izin isteyebilirler. 
• Daha sonra çocuk, o anda deneyimlediği duyguyu temsil eden yüzün fotoğrafını seçer. Çok mutlu, mutlu, sakin, gergin, mutsuz, üzgün veya kızgın suratlar arasında seçim yapabilir.
• Ardından, bu yüzü duyguların termometresine yerleştirmesi gerekir. En yüksek sıcaklıklar en olumsuz duyguları temsil eder.
• Öğretmen, uygun olduğunu düşünürse, öğrenciyi neden bu şekilde hissettiğini sınıfın geri kalanına açıklamaya teşvik etmelidir.

Aynı şekilde öğretmen de aktiviteye katılabilir. Yol gösterebilir ve kendi duygularını ve duygusal durumlarını öğrencileriyle paylaşabilir.

“Zihin ve duygu ayrımı yoktur; duygular, düşünceler ve öğrenme birbiriyle ilişkilidir. “

-Eric Jensen –

Sınıfta duygu termometresi kullanmanın faydaları

Sınıfta duygu termometresi bulunması, çocuklara aşağıdaki faydaları sağlar:

• Kendi duygusal durumlarını tanımlayabilir ve tanıyabilirler
• Bu duygusal duruma neyin sebep olduğunu düşünürler
• Duygularını düzenleyebilir ve kontrol edebilirler
• Başkalarının duygularını ve hislerini anlayabilirler
• Başkalarının deneyimlerini aktif olarak dinlerler
• Empati geliştirirler
• Duygusal durumlarının değişken olduğunu ve gün boyunca değişeceğini anlayabilirler
• Duygusal kelime haznelerini genişletirler

Kısacası, bu basit alıştırma ile bir çocuğun kişilerarası ve içsel zekasını geliştirmek mümkündür. Böylece çocuklar kendilerinin ve diğer insanların duygularını ifade etmenin ve anlamanın öneminin farkında olarak büyüyebilirler. Bunu, çocukların doğru bir bütünsel gelişim göstermelerine yardımcı olmada temel bir faktör olarak görmeliyiz.