Ergenlik Dönemi Sırasında Ortaya Çıkan Yaygın Korkular

Ergenlik dönemi, bir insanın hayatındaki büyük zorluklarla dolu bir aşamadır. Bu zorlukların arasında bazı yaygın korkular ve onlarla yaşamak da yer alır.
Ergenlik Dönemi Sırasında Ortaya Çıkan Yaygın Korkular

Son Güncelleme: 26 Ekim, 2019

Ergenlik dönemi sırasında ortaya çıkan en yaygın korkular nelerdir? Çocuklarımızın bu korkularla yüzleşmesine ve onları aşmasına nasıl yardımcı olabiliriz?

Ergenlik, beraberinde getirdiği inkar edilemez güzelliklere rağmen kolay bir dönem değildir. Bu aşamada bireyler fiziksel, hormonal, psikolojik ve sosyal değişimlerden geçer.

Bunun sonucu olarak da ergenlik döneminde görülmesi yaygın olan bazı korkular ortaya çıkar. Hatta, bunlar tüm gençlerin yüzleşmesi gereken korkulardır. 

12 ila 20li yaşlar arasında (bu yaş limiti son yıllarda genişlemiştir), gençler yeni bir gerçekle yüzleşmek zorunda kalırlar, bu da artık çocuk olmadıklarıdır. Bu yeni gerçekle gelen zorluklardan ilki, oluşan psikolojik ve fiziksel değişikliklere uyum sağlamaktır.

Aynı zamanda, gençler bu dönemde ebeveynlerinden ayrı bir bağımsız olma sürecine de girerler. Bu durum, -özellikle de yaşıtlarının olduğu ortamlarda- toplum içinde ebeveynleri reddetme şeklinde ortaya çıkar.

Bu tavır, genellikle bir gruba ait olma arzusuyla beraber gelişir. Bunlara ek olarak kimlik sorunları ve reddedilme korkusu da kendini gösterir. Bunlar kesinlikle her gencin deneyimlemesi ve yüzleşmesi gereken ve kontrol edilemeyen bir duygular bütünüdür.

Ergenlik dönemi sırasında ortaya çıkan yaygın korkular

Aslında, ergenlikte görülen yaygın korkular, yetişkinlikte yaşadıklarımızdan çok da farklı değildir. Hepimiz reddedilme, başarısızlık, yalnızlık, sevilmeme korkusu gibi pek çok korku yaşarız. Fark eden şey ise, bu duyguların geliştiği bağlamdır.

Ergenlik döneminde tüm hayatımız henüz önümüzdedir. Geleceğin pek çok olasılıkla dolu olması gençlere umut verir. Fakat bu aynı zamanda, büyük oranda belirsizlik de demektir.

Bununla beraber, yaş aldıkça belirsiz olan bu konulardan bazılar yok olur ya da çözüme kavuşur. Aynı zamanda, duygusal durumumuz da dengelenir ve bir sonraki amacımıza odaklanabiliriz.

Bu iki durum arasındaki farkları anladığınızda ergenlik döneminin neden bir geçiş ve şüphe dönemi olduğunu da daha iyi anlayabilirsiniz. Ergenlik dönemindeki gençler her şeyi ve herkesi sorgular ve bunun sonucu olarak da aşağıdaki yaygın korkuları yaşayabilirler:

Hayal kırıklığı korkusu

Bu durum, pek çok ebeveyn çocuklarını herhangi bir rahatsızlıktan korumaya çalıştığı için ortaya çıkar. Bunun sonucu olarak da çocuklar sürekli bir konfor ve tatmin içinde büyürler.

Öte yandan, büyüdüklerinde ve gerçek sorunlarla baş etmeleri gerektiğinde hayal kırıklığı ile yüzleşmeye karşı hazırlıksız olurlar. Hayal kırıklığını ya da başarısızlığı tolere edebilme ve sıkıntılı bir durumla başa çıkma becerisi geliştirmek, bir bireyin gelişiminde çok önemli bir yere sahiptir.

Eğer bir çocuğun eğitiminde bu kısım ihmal edilirse, bu onun gelecekteki hayatını büyük ölçüde etkileyecektir. Bu durum, iş, romantik ilişkiler, aile, arkadaşlıklar, vs. gibi hayatın her alanı için geçerlidir.

ergenlik dönemi

Gençlerin, kimsenin beklentisini karşılamak zorunda olmadıklarını bilmesi gerekir. Kendilerini kıyaslamaları gereken tek kişinin yine kendileri olduğunu düşünmelidirler. Başka bir deyişle, amaçları kendilerinin en iyi versiyonu haline gelmek olmalıdır.

Gelecek korkusu

Gençler topluma giderek daha fazla katıldıkça, sahip oldukları sorumlulukların daha fazla farkına varmaya başlarlar. Bu da epey endişe verici bir fark ediş olabilir. Örneğin, 16 ya da 17 yaşlarındaki gençler, lise eğitimini tamamlamak üzeredir ve aşağıdaki sorularla yüzleşmek zorunda kalırlar:

  • Üniversite için nereye gitmeliyim ve hangi bölümü okumalıyım?
  • Kendi paramı kazanmak için bir işte çalışmalı mıyım?
  • Eğer üniversitede başarılı olamazsam ne olacak?
  • Arkadaş edinmeyi ve birisiyle sevgili olmayı başarabilecek miyim?
  • Üniversite hayatına uyum sağlayamazsam ne yapacağım?

Bunlar, ergenlik dönemi sırasında gençlerin kendine sorduğu pek çok sorudan sadece birkaçıdır. Bu yaygın korkular, ergenlik sırasında büyük endişelere sebep olabileceği gibi güvensizlik ve özgüven düşüklüğüne de yol açabilir.

Bu aşamada ebeveynlerin çocuklarına fazlasıyla destek olması çok önemlidir. Bu sayede gençler, telaşlandıkları konularda gidebilecekleri ve onları rahatlatabilecek birileri olduğunu bilirler.

“Hayal kırıklığını ya da başarısızlığı tolere edebilme ve sıkıntılı bir durumla başa çıkma becerisi geliştirmek bir bireyin gelişiminde çok önemli bir yere sahiptir..”

Reddedilme korkusu

Ergenlik dönemi sırasında gençler hala kendilerini tam olarak tanımlamamış olurlar. Bu aşamada, kimliklerini etkileşime geçtikleri arkdaşları ve dahil oldukları gruplar aracılığıyla oluştururlar.

Bununla beraber, gençler bu tür etkileşimler yaşamadıklarında çok derin korkular geliştirebilirler. Bu da onları, sadece uyum sağlamak için acele karar vermeye ya da ani değişiklikler yapmaya, kendi değerlerini sorgulamaya ve hatta kötü alışkanlıklar edinmeye itebilir.

Reddedilme, sadece romantik ilişkiler için geçerli olan bir durum değildir. Ergenlik dönemi, arkadaşlar ya da sınıf arkadaşları tarafından da reddedilmelerin yaşandığı bir dönemdir.

Hatta, gençler yetişkinler tarafından reddedilme durumundan da muzdarip olabilir. Örneğin, bir spor takımına ya da bir kulübe dahil olma veya bir işe alınma gibi konular da aşırı endişeye sebep olabilecek durumlardır.

depresif ergen

Kaybetme korkusu

Ergenliğe giden yolda, hayatımıza kısa zamanda yeri doldurulamaz hale gelen insanlar girer. Öte yandan, bu durumun tersi de gerçekleşir. Bazı insanlar arka planda kalırken bazıları da hayatımızdan tamamen çıkar.

İster duygusal sebeplerle ister fiziksel bir kayıp sonucu olsun, bazı çocukluk arkadaşları, aile üyeleri hatta evcil hayvanlar, artık hayatımızın bir parçası olmaz. Bu değişimler, özellikle de bir gencin hayatındaki yeni deneyimler olduğu için oldukça zordur ve beraberinde büyük korkular getirir.

Bu yolda yetişkinlerin desteği ve rehberliğinin çok önemli olduğunu tekrar hatırlatmakta fayda var. Ebeveynler, büyükanne ve büyükbaba ve yaşça büyük olan kardeşler, ergenlik dönemindeki gençlerin tek başına başa çıkamadıkları konularda onlara yardımcı olabilir.

Bu özellikle de kaybetme söz konusu olduğunda geçerlidir. Ergenlik döneminde karşılaşılan bu yaygın korkuların normal olduğunu ve gençlerin gelecekte sağlıklı ve dayanıklı olmasına katkıda bulunduklarını unutmamalıyız. 

Çocuğunuza bu dönemde gösterdiğiniz destek çok değerli olsa da onun yerine her şeyi çözmekten de kaçınmanız gerekir. Her birey, olgunlaşmak ve gelişmek için kendi kişisel savaşlarını vermelidir.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.


  • Martínez, S. B. (2014). Los miedos en la pre-adolescencia y adolescencia y su relación con la autoestima: Un análisis por edad y sexo. Revista de Psicología Clínica con Niños y Adolescentes, 1(1), 27-36. Disponible en: https://dialnet.unirioja.es/servlet/articulo?codigo=4696593
  • Perez, V. R., & Martinez, L. M. R. (2013). Miedo y afrontamiento en adolescentes Mexicanos. Psicogente, 16(30), 280-295. Disponible en: https://scholar.google.es/scholar?start=20&q=miedos+en+la+adolescencia&hl=es&as_sdt=0,5#d=gs_qabs&u=%23p%3DThrV31EvCzIJ
  • Rodríguez Cortez, Y. E. (2014). Los miedos y tabúes de la sexualidad en los adolescentes y como pueden los adultos y los padres contribuir con la formación correcta (Doctoral dissertation, Universidad de Panamá. Vicerrectoría de Investigación y Postgrado).

Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.