Çocuğunuzun İlk Aşkı: Nasıl Karşılık Vermelisiniz?

Çocuğunuz ergenlik çağına gelmesi ile birlikte hem fiziksel hem de psikolojik olarak pek çok değişim geçirir. İlk olarak bu dönemde karşı cinse karşı bir ilgi hissederler. Hatta bazen ilk aşklarını ergenlik döneminde tecrübe ederler.
Çocuğunuzun İlk Aşkı: Nasıl Karşılık Vermelisiniz?

Son Güncelleme: 23 Nisan, 2019

Ergenlik dönemindeki çocuklarda yalnızca fiziksel değişimler görülmez. Bu dönem aynı zamanda başka bir kişiye karşı ilk cinsel çekimin hissedildiği dönemdir. Ergenlik döneminde tecrübe edilen ilk aşk kıskançlık, korku, kalp kırıklığı ve daha birçok karmaşık duyguyu da beraberinde getirir.

Fakat bu dönemde tecrübe edilen ilişkiler aslında oldukça önemli olan hayat tecrübelerinin temelini oluşturur. Bu ilişkiler ve hissedilen karmaşık duygular çocuğunuza duygularıyla nasıl başa çıkabileceğini öğretir.

Ergenlik dönemindeki ilişkiler ve aşklar süreleri bakımından ciddi olarak algılanmayıp önemsiz gibi görünseler de psikolojik olgunluğun temelini oluştururlar.

Çocuğunuzun ilk duygusal ilişkisini anlamaya çalışın

Pek çok kişi ilk aşkların unutulmadığını söyler. Bu söylem romantik olmaktan çok tecrübeye dayanır. Gerçek şu ki, ilk aşklar ve ilişkiler genellikle ergenlik döneminde yaşanır.

Bu dönemde hemen hemen her genç yetişkinliğe doğru giden ilk değişimleri yaşayıp yeni ve yoğun pek çok duygu hisseder. Bu sebeple, ergenlik dönemindeki bir gencin ilk aşkı kısa süreli olsa bile unutulmaz.

el ele tutuşmak

Çocuğunun ilk duygusal ilişkisinden haberdar olmak birçok ebeveyni şaşkınlığa düşürebilir. Bazı ebeveynler ise bu durumdan tedirgin olabilir.

Fakat, çocuğumuzun bu konudaki kararlarına müdahale edemeyeceğimiz gibi onu bu hisleri yaşamaktan alıkoymamalıyız. Çocuğumuzun hislerinin incinme ihtimali biz ebeveynleri endişelendirse bile.

Ebeveynlerin hissettiği bu endişe sıkça rastlanan bir durumdur ve çok uzun süreli değildir. Bu duygu, ebeveynler olarak çocuğumuzu koruma içgüdüsünden kaynaklanmaktadır.

Bu içgüdü sebebiyle pek çok ihtimali göz önünde bulundurup korkuya kapılabilir ve endişelenebiliriz. Beklenmeyen hamilelikler, şiddet ve taciz gibi sosyal problemler ebeveynleri bu şekilde düşünmeye iten ihtimallerin bazılarıdır.

Fakat gerçek şu ki, ilk aşklar çoğu zaman zararsızdır. Bununla birlikte, bir çocuğun ilk ilişkisi özgüvenin oluşumu konusunda önemli bir etkendir.

İlk aşklar, çocukların kendilerine olan güvenlerini arttırmakla birlikte duygularını yönetmelerini sağlayacak olan psikolojik olgunluğa erişmelerini sağlar. Aynı zamanda, hayatta karşılarına çıkacak olan karmaşık problemlerle başa çıkmalarına ve böylelikle kendi kişisel hedeflerine ulaşmalarına yardımcı olur.

“Bu dönemde hemen hemen her genç yetişkinliğe doğru giden ilk değişimleri yaşayıp yeni ve yoğun pek çok duygu hisseder. Bu sebeple, ergenlik dönemindeki bir gencin ilk aşkı kısa süreli olsa bile unutulmaz.”

Ergenlik döneminde tecrübe edilen ilk aşkın biyolojik odağı

Ergenlik döneminde hem kadınların hem de erkeklerin cinsel hormonları dış uyarılara karşı aşırı derecede hassas hale gelir. Bu durum, yalnızca cinsel dürtülerin daha belirgin olması anlamına gelmez. İnsanın üreme süreci aslında göründüğünden çok daha karmaşıktır ve fiziksel çekimden çok daha fazla etkene bağlıdır.

Ergenlik döneminde çok daha yoğun hissedilen aşk, iki kişinin uzun süreli bir ilişkiye başmasını sağlar. Karşı cinse karşı hissedilen çekimle birlikte vücutta bir takım kimyasallar salgılanır. Bu çekimin sebebi kişinin fiziksel özelliklerinden veya karakterinden kaynaklanabilir.

Şüphesiz ki, aşık olma hali her zaman cinsel ilişki ile sonuçlanmaz. Fakat yine de bu gibi durumlara karşı pek çok doğum kontrol yöntemi bulunmaktadır.

Öyleyse, ergenlik döneminde yaşanan ilişkilere bilimsel açıdan yaklaşmak yerine neden bunları sosyal bir problem olarak görüyoruz? Ergenlik yıllarının hamilelik gibi bir durum için oldukça kırılgan olduğu bir gerçek fakat eğitimle ve yol göstererek bu durumu önlemek mümkün. Dahası, bu durum yalnızca ergenlik döneminin bir problemi değildir.

ergenlik döneminde aşık olmak

Çocuğumun ilk duygusal ilişkisine karşı nasıl tepki vermeliyim?

Birçok sebepten ötürü bir çocuğun ilk duygusal ilişkisi ebeveynlerin endişelenmesine sebep olabilir. Fakat yapılabilecek en iyi şey bu duruma müdahale etmemektir.

Konu ergenlik dönemindeki çocuklar olduğunda onları ne kadar sınırlandırdığımız çok önemlidir. Ebeveynler olarak çocuklarımızı tehlikelerden korumak için ne zaman kısıtlayıp ne zaman serbest bırakmamız gerektiğini doğru bir şekilde ayarlamalıyız.

Bununla birlikte, sizlere ergenlik döneminde çocuğunuzun ilişkilerine karşı nasıl bir tavır sergilemeniz gerektiğiyle alakalı birkaç tavsiye vermek isteriz:

  • Çocuğunuzun ilişki yaşamasına engel olmayın. Aksi taktirde çocuğunuz ilişkisini gizli bir şekilde yürütmeye çalışır. Eğer bu durum hakkında derin düşünecek olursanız sizi endişelendiren şeyin ilişkinin kendisi değil aslında beklenmeyen hamilelik, şiddet ve taciz gibi problemler olduğunu göreceksiniz. Endişelerin sebebini tespit ederek çocuğunuzu daha doğru bir şekilde yönlendirebilir ve aranızda daha güvenli bir iletişim kurabilirsiniz.
  • Onların özgüvenlerini geliştirmelerine yardımcı olun. Birçok ebeveyn başkalarının çocukları üstünde kötü etki bırakabileceğinden endişelenir. Bir çocuğun, olumsuz çevre baskısına karşı durabilmek için kendinden emin ve özgüveni yüksek olması gerekir. Ebeveynler olarak, çocuğumuzun daha mantıklı kararlar verebilmesi için özgüveninin gelişmesine yardımcı olmak bizim sorumluluğumuzdur.
  • Sorumluluk: Ödev yapmak, ders çalışmak gibi akademik sorumlulukları yerine getirmek duygusal bir ilişkide olsa dahi her gencin görevidir. Bu durum günlük ev işleri için de geçerlidir. Çocuğunuzun arkadaşlarıyla veya sevgilisiyle zaman geçirmek amacıyla dışarı çıkması karşılığında bazı şartlar koymak aynı zamanda disipline girmelerini sağlar.

Paylaştığımız tavsiyeler çocuğunuza özel hayatı ve günlük sorumlulukları arasında bir denge kurma konusunda yardımcı olacaktır.

Unutmayın ki, çocuğunuzun kız veya erkek arkadaşını her zaman sevmek zorunda değilsiniz. Fakat, ilişkilerde ve hayatın birçok farklı alanında çocuğumuzun kararlarına karşı tolerans göstermeli ve saygılı olmalıyız.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.



Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.