Çocuk Cinsel İstismarının Sonuçları

Çocuğa yönelik cinsel istismarın sonuçları, çocuğun gelişiminin her aşamasında farklı şekilde ortaya çıkar. Bu yazıda size ana sonuçları ve bunlarla nasıl başa çıkılacağını anlatacağız.

Çocukluk, hayatımız boyunca oynayacağımız oyun alanıdır. İlk yıllarımızda yaşadığımız şeyler, bize yetişkinliğe kadar eşlik edecek inançları şekillendirir. Çocuk cinsel istismarına maruz kalmanın psikolojik düzeyde neden olabileceği zararı hayal edebiliyor musunuz?

Bir çocuk için etrafındaki yetişkinler tarafından sevildiğini ve korunduğunu hissetmek çok önemlidir. Bu ilk bağlar, kendilerine ve başkalarına güvenerek büyümek için gerekli güvenliği sağlar.

Ancak yakınlıklarının ve kişiliğinin böylesine açık bir ihlali gerçekleştiğinde, özellikle de böyle bir eylemde bulunan bir aile üyesi ise, sonuçların etki alanı geniştir.

Çocuk cinsel istismarı

Çocuk cinsel istismarı, bir çocukla rızası olmadan cinsel nitelikte herhangi bir faaliyetin gerçekleştirilmesi veya rızasının mümkün olmadığı durumdur. Diğer bir deyişle, cinsel istismar, penetrasyonun gerçekleşmesi gerektiği anlamına gelmez. Aslında her türlü cinsel dokunuş aynı kategoriye giriyor.

Aynı şekilde, tehdit veya güç olup olmadığına ve bir aldatma olup olmadığına veya çocuğun aktivitenin cinsel doğasını anladığına bakılmaksızın, bu eylemlere yine de cinsel istismar diyebiliriz.

Bir yetişkin ile bir çocuk arasındaki herhangi bir cinsel temas tacizdir. İki çocuk arasındaki yaklaşımlar bile, aralarında yaş ya da gelişim düzeyi açısından önemli bir fark varsa, istismardır. Kısacası, buradaki kilit nokta, yaşı göz önüne alındığında, bir çocuğun geçerli bir rıza verecek durumda olmamasıdır.

Çocuğa yönelik cinsel istismarın sonuçları nelerdir?

Cinsel istismara uğramış veya maruz kalmış tüm çocuklar aynı sonuçları yaşamaz. Bununla birlikte, gelişim aşamalarına bağlı olarak, bu olayın sonuçları genellikle benzerdir.

Okul öncesi dönem

• Baş ağrısı, mide problemleri, idrar kaçırma (yatak ıslatma) veya enkoprezis (yatağı kirletme) gibi psikosomatik problemler.
• Gelişim geriliği olabilir.
• Kaygı veya geri çekilme gibi içsel rahatsızlık veren bozuklukları içselleştirme.
• Travma sonrası stres bozukluğu.
• Cinselleştirilmiş davranış. Bu, istismara uğramış çocuklarda bulunan en tipik semptomdur. Aşırı mastürbasyon veya toplum içinde mastürbasyon gibi, çocuğun gerçekleştirdiği uygunsuz cinsel davranışlar yaygındır.

Okul aşaması

Bu yaşta, somatik bozukluklar, cinselleştirilmiş davranış ve önceki aşamaya özgü iç problemler devam eder. Ancak, ek olarak, giderek daha da kötüleşebilirler:

• Saldırganlık ve davranış sorunları gibi rahatsızlıklarının dışa yansıdığı dışsallaştırma davranışı
• Disosiyatif bozukluklar
• Kötü okul performansı
• Akranlarla ilişkilerde zorluklar
• Düzensiz kortizol seviyeleri

Ergenlik

Ergenlik döneminde önceki evrelerin tüm semptomları devam edebilir. Bununla birlikte, gençlerin aşağıdakiler gibi farklı davranışlarda bulunma riski de artmaktadır:

• Uyuşturucu kullanımı
• Suç işleme
• Yeme bozuklukları
• İntihar ve kendine zarar verme davranışı
• Erken ve riskli cinsel davranış

Yetişkinlik

Çocuğa yönelik cinsel istismarın sonradan ortaya çıkan etkileri zamanla kalır ve yetişkinlikte bile uzun vadeli duygusal çatışmalara neden olabilir. Çoğu durumda, semptomlar zamanla azalır, ancak tam tersi olabilir ve özellikle kişi zamanında tedaviye başvurmazsa daha şiddetli hale gelebilir.

Sonuç olarak, çocuk cinsel istismarının kurbanı olan yetişkinlerde, depresyon, anksiyete bozuklukları, cinsel sorunlar ve düşük özgüvene maruz kalma riski daha yüksektir.

Çocuk cinsel istismarının sonuçları: neye bağlıdırlar?

Uzmanlar, çocuklara yönelik cinsel istismarın tüm kurbanlarının aynı sonuçlara maruz kalmadığını keşfettiler. Daha sonra önemli bir hasarın kalmadığı durumlar bile vardır. Peki bu hasarı etkileyen faktörler nelerdir?

Etkileyen birçok faktör vardır, ancak bunların kontrol edilmesi zordur. Bununla birlikte, bir çocuğun bu deneyimin üstesinden gelmesine yardım etmek istiyorsak, özellikle çocuğun güvenli bir bağlanma stili geliştirmesine yardımcı olmaya odaklanmalıyız. Kendilerini suçlamamalı ve uygun başa çıkma stratejileri benimsemeli ve kullanmalıdırlar.

Bu bakımdan, durumdan kaçınmak yerine, durumla yüzleşmek için stratejiler kullanmak çok daha faydalıdır. Çocuğun olanları mümkün olan en kısa sürede ifade etmesi tercih edilir.

Bu durumda çocuğa inanmak ve daha sonra gerekli aile ve profesyonel desteği almaları çok önemlidir. Konuyu görmezden gelmek, örtbas etmek veya konu hakkında konuşmak istememek çok olumsuz sonuçlara yol açabilir.