Ergenlerde Kronik Yorgunluk Sendromu

Çocuğunuz gün içinde sık sık aşırı yorgun mu görünüyor? Bu, kronik yorgunluk sendromundan muzdarip olduğunu gösterebilir. Kronik yorgunluk sendromunun ne olduğunu bu yazımızda öğrenin!
Ergenlerde Kronik Yorgunluk Sendromu

Son Güncelleme: 14 Aralık, 2020

Dr. Brenda Cubillo Badilla’ya göre, gençlerin %70 kadarı gün boyunca çok uykulu ve aşırı yorgun hissettiklerini itiraf ediyor. Bu durumun birçok nedeni olabilir.

Bu nedenler arasında, miyaljik ensefalomiyelit veya sistemik efor intolerans hastalığı olarak da bilinen kronik yorgunluk sendromu adı verilen bir durum vardır.

Bu durumlarda, sendromu derhal tespit etmek önemlidir çünkü ne kadar erken tespit edilirse, tedavi o kadar erken başlayabilir. Bu şekilde, bu hastalıkta birlikte ortaya çıkabilecek semptomların ve sorunların kötüleşmesini önleyebilirsiniz.

Bu yazımızda, ergenlerde kronik yorgunluk sendromunun nelerden oluştuğunu ve temel özelliklerinin neler olduğunu açıklayacağız.

Ergenlerde kronik yorgunluk sendromu

çocuklarda yorgunluk sendromu

Kronik yorgunluk sendromu, yoğun, sık ve aynı zamanda engelleyici bir yorgunluğun varlığı ile karakterize edilen ciddi ve karmaşık bir hastalıktır.

Yetişkinlerde bu sendrom, genellikle özellikle kadınlarda 40 ile 50 yaşları arasında ortaya çıkar. Hayatın herhangi bir anında görülme ihtimali de vardır ancak ergenlik döneminde çocukluk dönemine göre daha sık görülür.

Teşhis kriterleri

Uluslararası Kronik Yorgunluk Sendromu Çalışma Grubuna göre bu durumu teşhis etmek için kişinin aşağıdaki semptomları göstermesi gerekir:

  • Net bir açıklaması olmayan ve dinlenerek geçmeyen kronik, kalıcı veya aralıklı yorgunluk (en az altı ay boyunca). Bu, bir kişinin gün içindeki yaşantısını ve günlük aktivitelerini yerine getirmesini olumsuz yönde etkiler.
  • Kronik yorgunluğa neden olabilecek başka hastalıkların varlığı ile açıklanamaz.

Söz konusu çocuklar ve ergenler olduğunda, altı ay yerine üç ay da yeterli olacaktır.  Ayrıca, aşağıdaki semptomlardan dördü veya daha fazlası belirgin olarak görülmelidir:

  • Konsantrasyon veya hafıza bozuklukları
  • Tekrarlayan boğaz ağrısı
  • Ağrılı servikal veya aksiller adenopatiler, yani vücudun bu bölümlerinden birinde lenf düğümlerinin şişmesi
  • Sürekli kas ağrısı
  • Enflamasyon belirtisi olmaksızın eklemlerde ağrı
  • Yeni başlayan baş ağrıları veya normalden farklı baş ağrıları
  • Uykudan sonra huzursuz hissetmek
  • Fiziksel veya zihinsel bir çaba gösterdikten sonra 24 saat boyunca rahatsızlık hissetmek

Ergenlikte hastalığın tedavisi ve seyri

Günümüzde kronik yorgunluk sendromunu tedavi etmek için özel bir yöntem bulunmamaktadır. Bununla birlikte, hastalığın neden olduğu semptomların şiddetini kontrol edebilen ve azaltabilen tedaviler ve kaynaklar vardır. Bunlardan bazıları:

  • Bilişsel davranışçı psikoterapi
  • Farmakolojik tedavi
  • Kademeli fiziksel egzersiz yapma
  • İyi uyku düzeni için uygun alışkanlıkların edinilmesi
  • Destek grupları
  • Ortostatik dengesizlik tedavisi
  • Ağrı tedavisi
esneyen kız

Hastaların ihtiyaçlarına ve özelliklerine göre belirlenen bu tür tedavilerle, kronik yorgunluk sendromundan muzdarip ergenler genellikle kısmen veya tamamen iyileşir.

Bu, ilk semptomların ortaya çıkmasından sonra ortalama dört veya beş yıl sürebilir. Aslında ergenler, yetişkinlerden çok daha iyi ve daha hızlı iyileşme eğilimindedir.

Sendromun etkileri

Kronik yorgunluk sendromu, kişiyi günlük yaşamnda çok olumsuz ve önemli ölçüde etkileyebilir. Söz konusu ergenler  olduğunda ise, bunun gelişim dönemi için çok önemli iki husus olan akademik performans ve sosyal ilişkiler için yıkıcı sonuçları olabilir. Bu, tekrarlayan öfke, suçluluk, endişe, yalnızlık ve terk edilme duygularına yol açabilir.

Ne yazık ki, hastalığın ciddiyetine rağmen, bugün hala çok az insan bu sendromun farkındadır. Bununla birlikte, bununla ilgili artan bir farkındalık ve duyarlılık vardır. Birçok bilim insanı, bu sendromdan muzdarip insanlara daha iyi bir yaşam kalitesi sağlamak için bu konuyu araştırmaktadır.

Artık kronik yorgunluk sendromu hakkında daha fazla şey öğrendiğinize göre, çocuğunuzun bundan muzdarip olabileceğini düşünüyor musunuz?

Eğer düşünüyorsanız, durumun böyle olup olmadığını kesinleştirmek için doktora gitmenizi ve gerekirse uygun tedaviye başlamanızı öneriyoruz.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.



Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.