Kadınlar Doğum Yaptıktan Sonra Neden Göbek Bağını Bağışlıyor?

Kadınlar Doğum Yaptıktan Sonra Neden Göbek Bağını Bağışlıyor?

Son Güncelleme: 07 Ocak, 2019

Her geçen gün daha fazla kadın, çocuk doğurduktan sonra göbek bağını bağışlamaya karar veriyor. İnsanların bunu neden ve nasıl seçtiğini biliyor musunuz? Makalemizi okuyun ve bunu öğrenin.

Son zamanlarda doktorlar, anneleri doğumdan sonra göbek bağını bağışlamaya davet ediyorlar. Bu birçok yaşamı kurtarabilen, kök hücrelerle ilgili yapılan en son keşiflerden kaynaklanmaktadır.

Bu yazımızda, bu önemli konunun ana noktalarına değineceğiz.

Göbek bağı doğumdan sonra neden kullanılır?

Doğumdan sonra birçok insan, hamilelik boyunca bebeği canlı tutan o “bağlantıyı” atar.

Ancak, artık biliyoruz ki göbek bağı kök hücre açısından zengin bir kan içeriğine sahiptir. Bunlar kemik iliğinde kırmızı ve beyaz kan hücreleri oluşturanların aynısıdır. Ayrıca trombosit de üretirler.

Kök hücreler, bir kemik iliği vericisi bulamayan lösemi hastalarına nakledilebilir. Bu durumda, kan içeriği yalnızca 80 mililitre olduğu için alıcılar genellikle çocuk hastalardır. Bu miktar, yaklaşık olarak 36 kilodan daha zayıf hastalar için yeterlidir.

En iyi yanı ise, başarı oranının %90 olmasıdır. Bunun nedeni, içerdiği lenfositlerin immünolojik açıdan daha “olgunlaşmamış” olması ve bunun sonucunda da, alıcıyla uyumunun daha kolay olmasıdır.

Ancak, bu durum onu kalitesiz yapmaz. Aslında tam tersine, alıcının onu reddetme şansını büyük ölçüde azaltır.

göbek bağı

Doğumdan sonra göbek bağı nasıl bağışlanır?

İlk olarak, annenin bulaşıcı bir hastalığı olmadığını anlamak için hamilelik sırasında rutin analizlerini yaptırmış olması gerekmektedir. Doktor bağışı onayladıktan sonra, anne yazılı bir onay verir. Bu süreç tamamen acısızdır.

Doktor daha sonra bağışçının verilerini bilgisayara kaydeder. Bilgiler tamamen gizli kalır. Yani, kimse annenin adını bilmez.

Ayrıca göbek bağı kanının araştırma amaçlı kullanılabileceğini de bilmek gerekir. Doktorların kanı başka bir hastada kullanamadığı durumlarda, bu şekilde değerlendirilir.

“Artık biliyoruz ki, göbek bağı kök hücre açısından zengin bir kan içeriğine sahiptir. Bunlar kemik iliğinde kırmızı ve beyaz kan hücreleri oluşturanların aynısıdır. Ayrıca trombosit de üretirler.”

Doğumdan sonra, normal veya sezaryen olması fark etmeksizin, göbek bağının alınması çok basittir. Ayrıca, bebek veya anne acı çekmez. Kolay ve güvenli bir işlemdir.

Göbek bağı nasıl kesilir?

doğum

Doğum tamamlandıktan en az üç dakika sonra, artık bağı kesmenin zamanı gelmiş demektir. Ebe veya kadın doğum uzmanı yeni doğan bebeğin göbek bağını kesecektir. Eğer birden fazla bebek varsa, bağı kesmek için tüm bebeklerin doğması beklenir.

Göbek bağını bağışlamak için, bağın anne plasentayı dışarı atmadan önce alınması gerekir. Daha sonra, doktor bir iyot veya alkol solüsyonu ile onu dezenfekte edecektir. Ayrıca, kan damarlarından birini de kanalize eder. Böylece kan, bir toplama torbasına aktarılır.

Ek olarak, doktor onu çalışmalarda da kullanmak amacıyla yaklaşık 2,5 cm. uzunluğunda keser. Anne plasentayı iterken, doktor doku içindeki kanı toplamak için süreci tekrarlar.

Bütün örneği özel bir kan bankasına gönderirler. Kök hücreler işlenir ve sıfırın altında 196º C’de saklanır. Daha sonra, doktorlar bunları ihtiyaç duyan herhangi bir hastada kullanabilir. Alıcıya nakledilerek, alıcının hastalıklı kök hücrelerinin yerine geçmesi sağlanır.

Göbek bağını bağışlamak için, bebeğin doğumdan hemen sonra klinikte muayene edilmesi gerekir. Ayrıca üç ay sonra da, duruma göre, muayene edilebilir. Çocuk doktorunuz, size ve bebeğinize en uygun olanı söyleyecektir.

Şüphesiz, bu kişisel bir karardır. Sadece anne ve eşi bu kararı vermelidir.

Göbek bağını bağışlamak hayat kurtarır ve herhangi bir komplikasyon içermez. Ayrıca bebeğe ya da anneye zarar vermez. Tamamen özverili bir sevgi eylemidir!


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.


  • Shahrokhi, S., Menaa, F., Alimoghaddam, K., McGuckin, C., & Ebtekar, M. (2012). Insights and hopes in umbilical cord blood stem cell transplantations. Journal of Biomedicine and Biotechnology. https://doi.org/10.1155/2012/572821
  • Taupin, P. (2012). Umblical cord blood and alpha-3 fucosyl transferase-treated haematopoietic stem cells for transplantation. In Stem Cells and Cancer Stem Cells, Volume 1: Stem Cells and Cancer Stem Cells, Therapeutic Applications in Disease and Injury: Volume 1. https://doi.org/10.1007/978-94-007-1709-1_19
  • Jaing, T. H., Hung, I. J., Yang, C. P., Tsai, M. H., Lee, W. I., & Sun, C. F. (2009). Second transplant with two unrelated cord blood units for early graft failure after cord blood transplantation for thalassemia. Pediatric Transplantation. https://doi.org/10.1111/j.1399-3046.2008.01021.x

Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.