Anne ya da Baba Olma Arzusu

Anne ya da Baba Olma Arzusu

Son Güncelleme: 09 Mayıs, 2018

Anne ya da baba olma arzusu, bir insanın hayatında birkaç farklı sebepten dolayı ortaya çıkabilir. Bu motivasyonların çoğu geçerlidir ama bazıları değildir.

Ebeveyn olmak planlı olabilir ya da beklenmeden gerçekleşebilir. İki durumda da, çiftlerin, gelecekte alacakları kararlar gibi belli konularda anlaşması çok önemlidir.

İdeal olarak, bir çocuk, iki ebeveynin de eş ve çift olarak, isteği ve anlaşmasıyla dünyaya gelmelidir. Bu, doğacak olan çocuk için güvenlik ve istikrarı sağlar.

Bu, ayrıca, ebeveynlerin huzuru için de önemli bir faktördür. Anne ve baba olmaya karar vermek, bir çiftin tüm dinamiklerini sonsuza kadar değiştirecek bir karardır.

Eğer her iki kişinin de arzusu içten değilse, bu durum sorunlara yol açabilir. Başka bir deyişle, bazı insanlar çocuk sahibi olmayı, yaşayacakları durumun kendisinden çok, bir şey başarmanın bir aracı olarak görürler.

Eğer bir çocuk bu koşullar altında dünyaya geldiyse, bu yeni ailenin karşılaşacağı birçok zorluk ortaya çıkacaktır.

gülen çift

Ebeveyn olma arzusu neden olur?

Çocuk sahibi olma kararı birkaç yıl önce analiz edilecek bir konu değildi. Ebeveyn olmak, düzenli bir ilişkinin doğal bir ürünü olarak varsayılıyordu.

Üreme, kaçınılmaz bir durum olarak görülmekteydi. Öte yandan, bugünlerde, gelişmiş doğum kontrol yöntemleri ebeveynlik konusunda büyük değişikliklere neden oldu.

Şimdi, herkes bu konuda karar vermekte özgür. Dünyaya yeni bir varlık getirip getirmemeye karar verecek olan çiftin kendisinden başka kimse değildir.

Bu karar, ideal olarak, çiftler ilişkilerinde ileri doğru bir adım daha atmak istediğinde verilir. Bu durumda, bir aile kurmak ve onu saran bir hayat projesi organize etmeye karar vermiş olurlar.

Bazen de ebeveyn olma kararı umursamazca verilebilir. Bu durum, insanların çocuk sahibi olma isteği olmamasına rağmen din ve geleneklerden fazla etkilenmesi durumunda ortaya çıkar.

Birer ebeveyn olma kararını bir görev bilinci ya da suçlulukla alırlar. Bir çocuk çok fazla çaba ve bağlılık gerektirir, bu da ancak bu karar istekle ve üzerine düşünülerek alınmışsa, sağlıklı bir şekilde gerçekleşir.

“Bir çocuğun, çiftin arasındaki anlaşmanın sonucu olarak dünyaya gelmesi idealdir.”

Bazı sorun yaşayan çiftler, bir çocuk sahibi olmanın problemlerini çözeceğine inanırlar. Bu düşünce şekli, ne yazık ki faydalı bir yol değildir. Buna benzer durumlarda, bebeğin gelişi, zaten zarar görmüş olan ilişkiyi tamamen kırabilir.

Elbette birkaç istisna vardır. Bazen ortada gerçekten ebeveyn olmaya dair bir istek yoktur, ama zaman geçtikçe bu istek insanın içinde yükselebilir.

Dikkate alınması gereken noktalar

Sadece ebeveyn olmayı istemek yeterli değildir. Çocuk sahibi olmak bir sürü değişikliği beraberinde getirir. Bu yüzden, çift olarak dürüst bir şekilde değerlendirme yapmak çok önemlidir.

Çift, bu büyük sorumluluğu almaya hazır olup olmadıklarına karar vermelidir.

İşte dikkate alınması gereken temel noktalar:

  • Karar çift olarak birlikte alınmalıdır. Bu konuda dürüstçe ve açık bir şekilde konuşulmalıdır. Her kişi, diğerinden ne bekleyeceğini bilmelidir.
  • Pratikte karşınıza çıkacak noktaları da düşünün. Çift olarak, çocuk sahibi olmak için yeterli zamana sahip olup olmadığınızı değerlendirmek çok önemlidir. Ayrıca finansal ve duygusal durumunuzu da hesaba katmak gerekir. Çift, hangi ebeveynlik stilinin onlar için uygun olduğuna da karar vermelidir.
  • Çift, hayatlarındaki düzenin değişmesine hazır olmalıdır. Ortaya çıkacak değişikliklerle nasıl başa çıkmaları gerektiğini anlamalıdırlar. Bir çocuk sahibi olmak, düzenin tamamen değişmesi demektir. Peki ya bu çift, bu büyük değişimi yaşamaya hazır mı?
  • Bağlılık. Her iki ebeveyn de bu konuda kararlı olmalıdır. İki tarafın da ne kadar katkıda bulunacağı ve yapamayacağı şeyler konusunda açıkça iletişim kurması çok önemlidir.
hamile kadın ve eşi

İki kişiden biri çocuk sahibi olmak istemediğinde

Bu durum sıkça görülmektedir. Eşlerden birisi çocuk sahibi olmak isterken diğeri istemez. Bu gibi durumlarda, çocuk sahibi olma isteği paylaşılmadığı için iki kişiden biri ikna olmak zorundadır.

Buna benzer bir durumda, diyalog kurmanız önerilir. Eşlerden her ikisinin de diğerini dinlemeye açık olması çok önemlidir.

Önyargı, baskı ya da tartışmaya yer olmamalıdır. İki kişi de kendini ifade etmekte özgürdür.

Bazen kişinin çocuk sahibi olmak istememesi, maddi sorunlar gibi pratikte yaşanacak zorluklardan dolayı olabilir. Eğer durum buysa, çiftin çözüm bulmak için olumlu bir bakış açısına sahip olması önemlidir.

Ayrıca, kişilerden birinin anne ya da baba rolünü üstlenmeye tamamen karşı olduğu durumlar da vardır. Bu durumda, iki taraf da çift olarak devam etmelerinin doğru olup olmadığını değerlendirmelidir.


Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.