Doğum Sonrası Saç Dökülmesine Karşı Ne Yapılmalıdır?

Doğum sonrası saç dökülmesi ne yazık ki kadınların neredeyse yarısının karşı karşıya kaldığı sık görülen bir durumdur. Her ne kadar geri getirilebilir olsa da saç dökülmesine zamanında hızlı bir biçimde müdahale edilmesi daha iyi olacaktır. Bu yazıda size saç dökülmesi konusunda bazı bilgiler sunacağız.
Doğum Sonrası Saç Dökülmesine Karşı Ne Yapılmalıdır?

Son Güncelleme: 22 Haziran, 2018

Dokuz aylık hamilelik süresince kadın vücudu, içinde büyüttüğü bebeğin ihtiyaçlarını karşılamak için bir çok hormonal değişim geçirmektedir. Hem hamilelik sürecinde hem de daha sonrasında vücutta meydana gelen bu değişimler annenin saç sağlığını da ekilemektedir. Bu yüzden, doğum sonrası saç dökülmesini önlemek için sizlere bazı ipuçları vereceğiz.

Hamileliğin ilk üç aylık döneminde annenin saçları tonunu kaybetmeye ve yavaş yavaş dökülmeye başlar. Ancak ikinci ve son üç aylık periyotlarda ise saç yeniden canlanır, daha parlak ve hacimli bir görüntüye bürünür.

Fakat doğum zamanında hormon seviyesi iyice düşer ve bu durum genellikle saç dökülmesine neden olur. Neyse ki, bu saç dökülmesi türü geri çevrilebilir türdendir ve bu yüzden böyle bir durumla karşılaşıldığında bu soruna karşı çok iyi ve bilinçli bir biçimde müdahale edilmesi gerekir.

Bundan dolayı, sizlere bu tip saç dökülmesini engellemek ve güzel saçlarınızı korumak için bazı ipuçları vermeden önce, doğum sonrası saç dökülmesine neden olan faktörlere bir göz atacağız.

Doğum Sonrası Saç Dökülmesinin Nedenleri

Doğum sonrası saç dökülmesini tetikleyen çeşitli patolojik nedenler bulunmaktadır. Hormonal değişimlere ek olarak, stres ve aşırı derecede beslenme eksiklikleri de saç dökülmesine sebep olabilmektedir.

Sağlıklı bir hamilelik için gerekli olan estrodial hormonu, saç yapısının değişmesine yol açan ve saçın daha güzel ve parlak olmasını sağlayan etmenlerden biridir. Ancak doğum sonrası bu hormonun vücuttaki miktarında meydana gelen azalma saçın da canlılığını kaybetmesine yol açmaktadır. Estrodial hormonunda meydana gelen bu azalma aynı zamanda kılcal damar çevrimini de etkilemektedir.

Bebeğin doğumundan sonra yaşam şeklinde meydana gelen değişiklikler nedeniyle artan stres anneyi de doğrudan etkileyen faktörler arasındadır. Sürekli stresli olma durumundan kaynaklanan sinir sistemindeki gerilim ile mücadele etmek için vücut androjen üretimini artırır. Bu hormonal bozulma ise saç yapısında değişimine neden olarak dökülmeye neden olur.

Aşırı yorgunluk ve demir gibi gerekli elementlerdeki eksiklikler de doğum sonrası saç dökülmesinin nedenleri arasında bulunmaktadır. Bebeğin doğumu ile birlikte vücutta önemli miktarlarda kan kaybı meydana gelir ve bu durum annede ferritin oranının azalmasına neden olur. Bu azalma neticesinde de aşırı yorgunluk ve saçın canlılığını yitirmesi gibi problemler ortaya çıkar.

saçı dökülen kadın

Doğum Sonrası Saç Dökülmesiyle Mücadele Etmek İçin 6 İp Ucu

Bu dönemde iyileştirmeniz gereken ilk şey yaşam şeklinizdir. Şimdi size, doğum sonrası saç dökülmesini önlemeniz için çeşitli yöntemler sunuyoruz.

1- Dengeli Bir Beslenme Düzeni Oluşturun

Beslenme düzeni saç sağlığını etkileyen en önemli faktörler arasında yer almaktadır. Özellikle antioksidan ve flavonoid (kanamaya karşı kullanılan maddelerden biri) bakımından zengin meyve ve sebze ağırlıklı bir beslenme rutini oluşturmak, saç köklerini korumak ve saç dökülmesinin önüne geçmek için faydalı olacaktır. Aynı zamanda vücudun ve saçların ihtiyacını karşılamak için bol miktarda su içmek ve sıvı almak da çok önemlidir.

2- Besleyici Takviyeler Alın

Meyve ve sebzeler açısından zengin beslenme düzenine ek olarak biyotin ya da B ve C vitamini takviyesinin yapılması da tavsiye edilmektedir. Ayrıca E, B3, B6 ve B5 vitaminleri de saç köklerini harekete geçirir ve saç dokusunun güçlenmesine yardımcı olur.

3- Uygun Bir Şampuan ve Saç Kremi Kullanın

Şampuan seçerken içindekileri kontrol ederek fazla agresif içerikli olanlardan uzak durmanız ve her gün kullanımda saç derinize uygun pH değerine sahip olanları tercih etmeniz gerekmektedir.

Şampuanı saçınıza uygularken ovuşturmak yerine saç derinize masaj yapmanız, bu bölgede mikro çevrim sağlamanıza yardımcı olur. Bu nedenle, kendinize uygun bir saç kremi seçmeniz de faydalı olacaktır.

“Hormonal değişimlere ek olarak, stres ve aşırı derecede beslenme eksiklikleri de saç dökülmesine sebep olabilmektedir.”

4- Saçınızı İncitmeyin

Saç kurutma makinesini çok fazla kullanmayın. Bu hataya düşerseniz, saç köklerine zarar verme ve bunun sonucunda da saç kaybına neden olma riskine yol açmış olursunuz.

Saçınızı kuruturken, saç kurutma makinesini 20 cm. kadar uzaklıkta tutmanız ve aşırı derecede sıcak bir şekilde kurutmaktan kaçınmanız gerekmektedir. Ayrıca, özellikle doğum sonrası dönemde saçları zayıflattığından saç boyası ve yumuşatıcılardan uzak durmanız önemli bir ayrıntıdır.

5- Saçınızın Bakımını Nazik Bir Biçimde Yapın

Saçınızın dokusunu güçlendiren ve yoğunluk katan ürünleri kullanmanız önemlidir. Saç derinizi besleyecek evde hazırlayabileceğiniz formüller üzerinde durmanız da faydalı olacaktır.

Diğer taraftan, saçınızı nazik bir biçimde kurutmalı ve taramalısınız. Havlu ile zarar verecek biçimde kurulamanız saçınızda deformasyona neden olacak ve saçın zayıflamasına yol açacaktır. Uzun süreli kaynak saç, toka ve lastik kullanmanın da saç kaybına neden olduğunu aklınızdan çıkarmamanız gerekmektedir.

saç dökülmesini engellemek

6- Stresi ve Aşırı Yorgunluğu Kontrol Altında Tutun

Son olarak, bir annenin hayatı oldukça yorucu olabilmektedir. Özellikle uykusuzluk ve bebeğe ilişkin duyduğunuz endişeler ciddi anlamda strese yol açabilir ve bunun sonucunda da doğum sonrası dönem içerisinde saç dökülmesine neden olabilir.

Kısacası, doğum sonrasında saç dökülmesi sorunu ile karşı karşıya kaldıysanız, bu durumla mücadeleye başlamanın ve haftada bir kaç saatinizi rahatlamak için kendinize ayırmanın tam zamanı demektir. Bu dönemde arkadaşlarınız ile bir araya gelmek ya da partnerinizle romantik bir akşam yemeğine çıkmak sizin için ideal seçenekler arasında bulunmaktadır.


Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.