Jean Piaget: Çocuklarla İlgili Söylediği 5 Söz
Bu yazıda, Jean Piaget tarafından söylenen bazı sözleri keşfedeceksiniz. Piaget, tüm zamanların en önemli çocuk psikologlarından biriydi. Çocuk gelişimi üzerine çalışıyordu. İlginçtir ki, çocuklarını, farkında olmadan, bilimsel araştırmaları için “kobay” gibi kullandı.
Ama çocuklarını “kobay” olarak görmemeliyiz. Aslında, psikolog, onları gözlemledi. Bu gözlemler, modern pedagojinin en ilginç evrimsel psikoloji teorilerinden birini beraberinde getirdi.
Jean Piaget kimdir?
Jean Piaget, İsviçreli konstrüktivizm psikoloğudur. 1896’da doğmuştur. Çocukların bilişsel ve entelektüel gelişimlerini ayrıntılı olarak incelemiştir. Elde ettiği sonuçların büyüklüğü sayesinde, araştırmaları, güncel pedagojinin ve gelişim psikolojisinin üzerinde çok etkili olarak kabul görmeye başladı.
Doktora derecesini 1918 yılında Neuchatel Üniversitesi’nde tamamladı. Daha sonra Paris’teki psikolojik kurumlarda çalışmaya başladı ve burada bir diğer önemli psikolog Alfred Binet ile iş birliği yaptı.
1919 yılında bilginin doğasını araştıran teorilerini geliştirmeye başladı. O günden sonra, çocuk psikolojisi üzerine, kendi çocuklarının gelişimini gözlemlemeye dayalı araştırmasına dayanan çeşitli çalışmalar yayımladı.
Piaget’nin çocuk psikolojisi dünyasına en büyük katkıları arasında duygusal motor dönem zeka teorisi öne çıkar. Bu teori, yeni ortaya çıkan kavramlardan gelen eylemlere dayalı pratik zekanın gelişimini açıklar.
Jean Piaget Tarafından Söylenmiş Sözler
Artık Jean Piaget’in bir dizi alıntısını keşfedip analiz etme zamanı geldi. Bu alıntılar, çocukların dünyasına derinlemesine girmenizi sağlayacak çok fazla bilgi içeriyorlar.
Keşif
“Ne zaman biri, bir çocuğa erkenden bir şey öğretse, o çocuk, onu bizzat icat etmekten ve dolayısıyla onu tamamen anlamaktan alıkonmuş olur.”
Jean Piaget çocukların doğal gelişiminin güçlü bir savunucusuydu. Yani onlar keşfetmeden önce onlara bir şey öğrettiğinizde bu küçük adımları bizzat onların atmasına izin vermemiş olacağınıza inanıyordu. Piaget’e göre yetişkinler öğretmen değil gözlemci ve rehber olmalıdır.
Bilgi Birikimi
“O halde bilgi birikimi gittikçe uygun hale gelen bir dönüşümler sistemidir.”
Çocuklar da dahil olmak üzere etrafınızdaki insanlara yakından bakarsanız, en çok bilenlerin, yüksek öğrenim görenlerin ve daha fazla eğitim alanların, daha fazla değere ve zekaya sahip olanların, her durumda nasıl davranılacağını en iyi bilenler olduğunu göreceksiniz.
Yani, bireylerin herhangi bir zamanda yapmaları gereken davranışı bilmeleri için dönüşmelerini sağlayan onların bilgi birikimleridir.
İçinizdeki Çocuk
“Eğer yaratıcı olmak istiyorsanız çocukları, yetişkin toplum tarafından deforme edilmeden önce karakterize eden keşif ve yaratıcılıkla birlikte, kısmen çocuk kalın.”
Günümüzde yaratıcılık, her çeşit şirkette işverenler tarafından son derece fazla aranan bir beceridir. Ancak insanlar yaşlandıkça bu becerilerini kaybederler.
Piaget için yaratıcı kalmanın en iyi yolu, içinizdeki çocukla olan bağlantıyı asla gözden kaçırmamaktır. Hayatı çocuklar gibi görmeye çalışırsanız, icat etme, hayal etme ve yaratma yeteneğini kaybetmezsiniz. Bu, çocuklar için doğal, yetişkinler için ise oldukça zordur.
Jean Piaget’in çocuklarla ilgili söylediği başka sözler
Zeka
“Zeka, ne yapacağınızı bilmediğinizde kullandığınız şeydir.”
Bu alıntı, Jean Piaget’nin en büyük özdeyişlerinden birini içeriyor. İnsanlar deneyim aracılığıyla öğrenirler. Ama deneyim için zekalarını kullanmaları gerekir.
Böylece, insanlar ilerlemelerini sağlayacak hiçbir bilgiye sahip olmadıkları bir noktaya geldiklerinde, ilerlemek için en iyi yolu bulmak üzere zekalarını kullanmak zorunda kalacaklardır.
Denge
“Denge, insan aktivitesinin en derin eğilimidir.”
Hayat tamamen dengeyi bulmaktan ibarettir. Bunu bazen mutluluk, bazen de tatmin olarak adlandırırız. Bu nedenle, önemli olan, nasıl olduğunuz, davrandığınız ve sorunları ele aldığınız konusunda iyi hissettiğiniz noktayı bulmaktır.
Jean Piaget’in söylediği bu sözler, onun, sürekli çocukları daha iyi anlamak için çalışan ilginç ve akıllı bir psikolog olduğunu bize gösteriyor. Onun sayesinde, bugün, hepimiz çocukları daha iyi anlayabiliyor ve onları, yeteneklerine inanan dengeli, kendine güvenen yetişkinler olarak büyütebiliyoruz.