Hamileliğin İlk Belirtileri: Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
Adet döneminin gecikmesi hamileliğin en önemli göstergesi olmasına rağmen, tabii ki bir bebek bekleyip beklemediğinizi anlamanın başka yolları da vardır. Yazımızda hamileliğin anlaşılmasına yardımcı olacak ilk belirti ve etkilerden bahsedilecektir. Hamileliğin ilk belirtileri ve etkileri, yeni bir yaşamın habercisi olduğu için zevk almaya değer şeylerdir.
Hamileliğin ilk belirtileri ve etkileri herkes için aynı mıdır?
Yumurta döllendikten sonra rahme yerleşir ve bu yerleşimden sonra kadınların bedeninde bazı biyolojik değişiklikler meydana gelir. Fakat, bazı kadınlar adet dönemlerinin gecikmesi dışında bu ilk belirti ve etkilerin hiçbirini fark etmeyebilir.
Tabii ki her anne adayı farklıdır ve hamilelik sürecini kendine has bir şekilde deneyimler, bu sebeple henüz bünyenizde herhangi bir değişiklik fark etmediyseniz kendinizi kötü hissetmeyin, sizin süreciniz farklı bir şekilde ilerleyebilir. Birkaç gün bekledikten sonra neler olacağını görecek, ve çok heyecan verici, büyülü bir süreç yaşayacaksınız.
Hamileliğin ilk belirtileri ve etkileri nelerdir?
Eğer yumurta döllenmiş ve fallop tüpünden ilerleyerek rahme(uterus) geçiş yapmışsa, o andan itibaren, henüz siz farkında olmasanız bile hamileliğiniz başlamıştır.
Ancak siz henüz bilmeseniz de vücut neler olduğunu bilir ve progesteron ve östrojen hormonlarının yanı sıra insan koryonik gonadotropini (kısaca HCG) olarak adlandırılan bir hormonu üretmeye başlar.
Bu hormonal değişiklikler hamile kadınlar tarafından fark edilebilir değişikliklerdir, hatta sadece kendileri değil etraflarındaki insanlar da bu değişiklikleri kolaylıkla görebilir. Hamile olduğunuzu kesin olarak öğrenmeden önce, aşağıda verilen şu belirti ve değişimler size rehberlik edebilir:
1. Memelerin büyümesi
Pek çok kadın, memelerinin büyümesi ile adet öncesi sendromda (premenstrual sendrom) karşılaştığı için bu fiziksel değişime pek fazla dikkat etmez, ki bu değişim sutyen bedeninizi değiştirmenizi gerektirecek kadar büyük olmaz. Fakat, memelerinizin şişkin ve normale göre daha hassas olduğunu hissedebilirsiniz.
Memelerdeki bu değişime, onları emzirme için hazırlamaya başlayan östrojen, progesteron ve prolaktin hormonları neden olur.
2.Sürekli idrara çıkmak
Her gün fazlasıyla su içen kadınlar sürekli idrara çıkmanın hamileliğe özgü bir belirti olduğunu düşünmeyebilirler fakat çok fazla su içmeyenler ne kadar sık tuvalete gitme ihtiyacı duyduklarına inanamazlar.
Peki hamile kadınların sürekli idrara çıkma sebebi nedir? Sebebi rahmin(uterus ) genişlemesi ve genişledikçe mesaneye baskı yapmaya başlamasıdır.
3.Aşırı yorgunluk
Haddinden fazla yorgun hissetmek, hamileliğin ilk birkaç haftasında çok yaygındır çünkü beden yeni bir yaşam yaratmak için sahip olduğu tüm ”yakıtı” kullanır. Dolayısıyla uykunuzu ne kadar aldığınıza ya da hangi aktiviteleri ne sıklıkta yaptığınıza bakmaksızın, hiçbir zaman yeterince enerjiniz olmaz ve hep yorgun görünürsünüz.
”Yumurta döllendikten sonra rahme yerleşir ve bu yerleşimden sonra kadınların bedeninde bazı biyolojik değişiklikler meydana gelir. Fakat, bazı kadınlar adet dönemlerinin gecikmesi dışında bu ilk belirti ve etkilerin hiçbirini fark etmeyebilir.”
4.Koku alma duyusunda değişim
Hamilelik sürecinde koku alma duyusu keskinleşir ve kötü kokulardan dolayı yoğun mide bulantısı hissedilebilir.
Hatta sadece kötü kokular değil, parfüm ya da taze çekilmiş kahve kokusu gibi hamilelikten önce sevilen kokular bile bu süreçte katlanılamaz hale gelebilir.
5.Hamileliğin ilk belirtileri: Bulantı ve Kusma
Eğer her sabah mideniz bulanıyor ve yoğun bir kusma dürtüsü yaşıyorsanız yüksek sesle “Hamileyim” demeseniz bile artık bu durumdan şüphelenmeye başlamalısınız.
Hamilelikte, insan koryonik gonadotropini (HCG) hormonundaki artış, günün herhangi bir saatinde mide bulantısı hissedilmesine neden olabilir. Adet döneminizin gecikmesi ile beraber bu semptomu da görmeniz, artık bir anne adayı olduğunuzdan emin olmanıza yardımcı olacaktır.
6.Dinmek bilmeyen iştah
Sadece çikolata, dondurma ya da bir dilim kek yemek istemek hamile olduğunuz anlamına gelmez. Öte yandan, eğer belirli yemeklere olan isteğiniz bir takıntı haline gelir, onu mutlaka yemeniz gerektiğini hissederseniz; artık içinizde bir şeyler olduğunu düşünmeye başlayabilirsiniz.
Hamilelik sırasında kan şekeri seviyesi düştüğü için vücudun ek şeker ihtiyacı duyduğu, hamilelerin iştahının fazlasıyla açılmasının bundan kaynaklandığı söylenmektedir. Fakat yine de bu, bazı kadınların neden cips ya da hamburger gibi tuzlu şeyler yemek istediğini açıklamaz.
Tüm bunlara ek olarak, ruh halindeki değişimler, şiddetli baş ağrıları, önceden sevilen bazı yiyeceklerin artık hoşa gitmemesi, baş dönmesi, karın şişliği, kabızlık, hafif kanama, artan vajinal akıntı, kolik, artan duygusal hassasiyet ve ağlama arzusu ve düşük cinsel dürtü hamileliğin belirtileri ve etkileri arasındadır.